Hareketli bir offseason dönemi geçiriyoruz. LeBron James’in Lakers’a gitmesi, uzun süredir hangi takıma gideceği merakla beklenen Kawhi Leonard’ın içinde Demar DeRozan’ın da bulunduğu bir takasla Toronto’nun yolunu tutması ve son iki sezonun şampiyonu Golden State Warriors’un kadrosunda belki de tek eksik nokta olan uzun bölgesine NBA’in en iyi oyuncularından DeMarcus Cousins’ı katması şu ana kadar en heyecan verici transferler oldu.
Şampiyonluğa oynayan takımların dışında, özellikle play-off savaşı veren takımlarda kadrolarına iyi takviyeler yaptı. Geçtiğimiz sezona kıyasla, bu sezon kadrolarına yaptıkları takviyeler ile yeni sezonda daha iyi performans göstermesini beklediğim dört takımı sizler için değerlendirdim.
1- San Antonio Spurs (2017-2018 sezonu 47-35): Geçtiğimiz sezon sakatlıklardan oldukça başı ağrıyan takımlardan birisi olan San Antonio Spurs için yeni yıl bir umut kaynağı olabilir. Takımın en önemli süperstarı olan Kawhi Leonard’ı takas yoluyla Toronto’ya yollayan Spurs, bu anlaşma karşılığında kadrosuna Demar Derozan ve Jakob Poeltl’yi kattı. Kawhi, bu takımın her ne kadar en önemli oyuncusu olsa da sakatlığı nedeniyle sadece 9 maçta forma giyebildi. Spurs buna rağmen 47 galibiyet alarak Batı Konferası’nda play-off’lara katılarak bence önemli bir başarının altına imza attı. Bu 47 galibiyetlik süreç ve play-off dönemini de katarsak takımın en iyi ismi olarak ilk sırada LaMarcus Aldridge’yi görüyoruz. 23.1 sayı ve 8.5 ribaund ortalamaları tutturan deneyimli oyuncuyu, 11.5 sayı ortalaması ile Rudy Gay takip ederken, Pau Gasol’da 10.1 ortalama tutturdu. Bu üç oyuncu dışında çift haneli sayı ortalamasına ulaşamayan oyuncu olmamasına karşın, deneyimli koç Popovich’in burada takıma sihirli değneği dokundurduğunu görüyoruz! Takıma yeni katılan DeRozan’ın, kesinlikle Kawhi’nin boşluğunu doldurabilecek nitelikte bir oyuncu olduğunu düşünüyorum. Nitekim sakatlığı nedeniyle birçok maç kaçırmış olan Kawhi’nin bu sene takıma nasıl bir katkı vereceği tam olarak muammaydı. DeRozan ise kariyerinin en iyi dönemlerinden birini geçirdi ve 23.0 sayı ve 5.2 asist(kariyer rekoru) yakaladı. Ayrıca DeRozan’la birlikte takas yoluyla takıma katılan Lonnie Walker IV ve takımdaki diğer genç oyunculardan olan Dejounte Murray ve Bryn Forbes gibi oyuncuları oyunda çok iyi kullanan Popovich’in bu sene takıma en az 50 galibiyet aldırmasını bekliyorum.
2- Indiana Pacers(2017-2018 sezonu 48-34): 2017-2018 sezonun en flaş takımı olan Indiana Pacers’ta hedef bu sene de performansının üstüne koyarak devam etmek. Victor Oladipo’nun takıma gelmesinden sonra, hem Indiana hem de Oladipo oyununda çok büyük gelişme kaydetti. Nitekim 26 yaşındaki oyuncu, Pacers’la bu sezon 75 maça çıkarken, 23.1 sayı-5.2 ribaund-4.3 asist ortalamaları tutturarak takımının en değerli oyuncusu oldu. Yazının başında da performansının üstüne bu senede koymak isteyen Indiana bana göre offseason’da iyi hamleler yaptı. Lance Stephenson’un boşluğunu Memphis’ten Tyreke Evans’la kapatan Pacers, Dallas Mavericks’in keşkin şutörü Doug McDermott ve New York Knicks’in hırçın çocuğu Kyle Q’Quinn’i kadrosuna kattı. LeBron’un Doğu Konferası’ndan ayrılması ile birlikte bana göre Indiana, Cleveland’ın bir adım önüne geçti ve Boston ve Sixers’dan sonra en iddialı takım konumuna geldi. Önemli hamleler yapan Pacers’ın yeni sezonda yine play-off yapmasını bekliyorum. Ayrıca geçen sezon aldığı 48 galibiyetin de üstüne çıkacaklarını düşünüyorum.
3- Dallas Mavericks(2017-2018 sezonu 24-58): Umutlu olduğum takımlardan bir tanesi de Dallas Mavericks. Geçtiğimiz sezon onlar için adeta kabus niteliğinde geçti ve 24 galibiyet alarak Batı Konferansı’nı sondan ikinci sırada bitirdiler. Bu sezon kesinlikle bu sayının üstüne çıkacağını düşünüyorum. Offseason’da Seth Curry ve Nerlens Noel’i kaybeden Mavs, çok iyi iki hamleler yaparak kadrosuna takas yoluyla Luka Doncic’i katarken, pivot bölgesini de DeAndre Jordan’la doldurdu. Özellikle Doncic transferi onlar için oldukça değer taşıyor. Geçtiğimiz sezon Mavs’in en etkili oyuncusuna baktığımızda çaylak oyuncu Dennis Smith Jr’ı görüyoruz. 15.2 sayı ve 5.2 asist ortalamaları yakalayan çaylak oyuncu gelecek yıllarda önemli bir yıldız olabileceğini herkese gösterdi. Smith Jr’ın yanında, Doncic’in nasıl bir performans göstereceği merak konusu. Doncic’in NBA’deki oyuna adapte süresi ne kadar kolay olursa, bu iki oyuncu rakipler adına oldukça korkutucu bir ikili olacak ve gelecek yıllarda Mavs seyircisini oldukça heyecanlandıracaklar. Los Angeles Clippers’dan alınan DeAndre Jordan’da onlar için büyük bir artı. Tyson Chandler döneminden bu yana pota altı bölgesinde büyük sıkıntı yaşayan Dallas, bu sorunu Jordan’la çözebileceği kanaatindeyim. Nowitzki’nin takımıyla bir sene daha sözleşme uzatması ve Harrison Barnes’ın da iyi bir performans göstermesi ile birlikte, Rick Carlisle yönetimindeki Dallas’ın yeni sezonda play-off’lar için mücadele edeceğini düşünüyorum.
4- Los Angeles Lakers(2017-2018 sezonu 35-47): Bu sezonun belki de en merak edilen takımı Los Angeles Lakers. Hem LeBron transferi hem de yanına alınan diğer oyuncuları göz önüne aldığımız zaman çok uyumsuz bir takım gibi görünüyorlar. Lance Stephenson, Javale McGee, Rajon Rondo ve en son Michael Beasley takviyesinden sonra meraklar daha da arttı. Takım elbette ki LeBron önderliğinde olacak ama ”King” diğer oyunculardan ne şekilde katkı alacak işte burası büyük bir soru işareti! Geçen seneyi 35 galibiyetle kapatan Lakers, yeni sezonda elbette bu rakamın üstüne çıkacak ve adını play-off’lara yazdıracaktır. Şu an için Batı şampiyonluğu veya NBA şampiyonluğu konuşmak için oldukça erken. Sezonun başlangıcıyla birlikte takımı izleyerek daha iyi bir kanaate varabiliriz ancak bu seneki Lakers’ın geçen seneki Lakers’dan kat kat iyi olacağı kesin.
