Netflix kullanan okurlarımız, The Redeem Team belgeselinin hit listelerini kasıp kavurduğunu fark etmiştir. Bu makaledeyse popüler kültürde büyük yankılar uyandırarak basketbol belgesellerinin önünü açan The Last Dance üzerine bir senaryo yazacağız. The Last Dance ile birlikte dönemin Bulls Genel Menajeri Jerry Krause’un Scottie Pippen’ı takaslama isteği gün yüzüne çıkmış oldu. Nitekim Chicago ekibi Scottie Pippen’ı takaslamaya üç kez yaklaşsa da kendisini kadroda tutma kararı almıştı. Bu ihtimal dahi bizlere alternatif tarih senaryoları kurdurmaya yetti: Pippen olmadan Jordan, GOAT tartışmasında ne konumda olurdu? Kaç şampiyonluk kazanırdı? Pippen, #1 süper yıldız sıfatıyla takımı nereye taşıyabilirdi?
1. Seattle Supersonics (1994)
1994 Batı Konferansı Yarı Final üçüncü maçında Chicago Bulls, maçın bitimine 1.8 saniye kala mola alır. Skorda eşitlik vardır. Coach Phil Jackson’ın Jordan’ın yokluğunda son topu Scottie Pippen’a kullandırması beklenir. Ancak Phil Jackson, Bulls’un Hırvat yıldızı Toni Kukoc’u topla buluşturacak bir set çizer. Bunun üzerine Pippen mola dönüşünde oynamayı reddeder.
Bulls cephesinde Toni Kukoc’un son saniye basketiyle gelen galibiyete rağmen sular durulmaz; aksine ipler fazlasıyla gerilir. Hatta takımın pivotu Bill Cartwright’ın soyunma odasında Pippen’a bağırırken göz yaşları içerisinde kaldığı söylenir. Belgeselde olay hakkında konuşan Cartwright, aşırı tepki göstermesinin sebebinin Scottie Pippen’ın takımda bu hareketi yapacak son oyuncu olarak görülmesi olarak anlatıyor. O güne dek Pippen, Jordan’ın ekstrem liderlik yöntemlerinin sorgulandığı anlarda atmosferi yumuşatan kişi rolündeydi. Dolayısıyla takım arkadaşları kendisinin son topu mesele haline getirmesine ekstra şaşırmışlardı.
Yıllarca MJ’nin gölgesinde kalmayı dert etmeyen Pippen’ın maçın en kritik anında bencil bir tavır takınması, takımda şok etkisi yaratır. Hatta Bulls yönetiminin kendisini Seattle Supersonics’e takaslamasına ramak kalır. Amerika’nın itibarlı gazetelerinden Chicago Tribune haberine göre bu takas gerçekleşseydi;
Chicago Bulls: Shawn Kemp, Ricky Pierce ve 1994 Draftı ilk tur 11. sıra hakkı;
Seattle Supersonics: Scottie Pippen ve ilk tur 21. sıra draft hakkına sahip olacaktı.
2. Phoenix Suns (1995)
Jordan’ın ilk emekliliği sonrası Chicago’da işler sarpa sarar. 1993-94 sezonu bir şekilde idare edilse de 1994-95 sezonu tam bir faciadır. All-Star arasına girilirken Bulls, 23-25’lik dereceye sahiptir. Durumdan mustarip Pippen, CNN ve TNT muhabiri Craig Sager ile yaptığı röportajda takaslanmak istediğini söyler.
All-Star sonrasındaki basın toplantısındaysa Scottie, Phoenix’i ideal bir lokasyon olarak değerlendirdiğini söylemişti: “Suns son kez şampiyonluk kovalayacak güce sahip bir takım. Bir şeyler başarmak için uğraştıklarını görebiliyorum.” Daha sonraysa Pippen, The Republic muhabiri Lee Shappell’a takas dedikodularını kendisinin çıkardığını itiraf etmiş.
En düşük olasılığa sahip senaryo! Neden mi? Majesteleri Mart 1995’te Chicago Bulls formasını tekrar sırtına geçirecek. Shawn Kemp gibi elit bir uzunla oynamaya dahi sıcak bakmayan Jordan’ın aşağıdaki takası veto edeceğine de kesin gözüyle bakılıyordu.
Chicago Bulls: Dan Majerle, Wesley Person ve draft hakları;
Phoenix Suns: Scottie Pippen.
3. Boston Celtics (1997)
The Last Dance belgeselinde açıklandığı üzere Jerry Krause, 1997’de gelen beşinci şampiyonluktan sonra rebuilding fikrine sıcak bakıyordu. Zaten Tracy McGrady, az kalsın draft gecesinde Scottie Pippen karşılığında Chicago’nun yolunu tuttuğunu açıklamıştı. New York Times haberine göre takas bu şekildeydi;
Chicago Bulls: 1997 Draftı ilk tur 3. ve 6. sıra draft hakları;
Boston Celtics: Scottie Pippen.
Eğer bu takas gerçekleşseydi Bulls muhtemelen 3. sıradan Van Horn, 6. sıradansa Tracy McGrady’i seçecekti. T-Mac’in aksine ismini az duyduğumuz Van Horn, New Jersey Nets’te 19.7 sayı ortalaması tutturarak çok parlak bir çaylak sezonu geçirmişti. Bir de T-Mac’i kombinasyona eklediğimizde ofansı güçlü bir Chicago ekibi izleyebilirdik. Tabi bu kadar skorer ismi tek takımda toplamak uzun vadede problem yaratır mıydı, iç sesimiz evet diyor. Tamamlayıcı rolde oynayan Pippen’ı topu elinde isteyen oyuncular ile takaslamak top paylaşımını zorlaştırabilirdi. Öte yandan 32 yaşına basacak Pippen’ı iki potansiyelli çaylak ile değişmek rebuild için kulağa pozitif bir senaryo gibi geliyor.