Milli Eğitim Bakanı Ziya SELÇUK, Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Mehmet Muharrem KASAPOĞLU ve Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanı Hidayet TÜRKOĞLU ülkemizde basketbol seferberliğini en ciddi şekilde başlatacak olan bir iş birliğine imza attılar.
Yıllardır beklenen ve istenen bu iş birliğinin ismi HAYDİ SAHAYA olarak belirlendi ve basına tanıtıldı. Bu kapsamda TBF; özel sektör, kamu ve sivil toplum örgütleriyle beraber hareket edecek ve Türkiye’nin 81 ilinde MEB’e bağlı tüm resmi okullara basketbol sahaları inşa edecek.
İki bakan ve federasyon başkanı, bu büyük projeyle alakalı sırayla kürsüye gelerek kısa bir bilgilendirme yaptıktan sonra temennilerini dile getirip Haydi Sahaya potası önünde basına poz vererek toplantıyı noktaladı.
Türk gençliğinin ve Türkiye basketbolunun geleceği adına atılan bu muhteşem adım için kesinlikle bir şeyler söylemek gerek.
Öncelikle bu projede emeği geçen tüm saygı değer devlet büyüklerimizi ve federasyon başkanımızı gönülden tebrik ediyor ve sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Çok uzun zamandır konuşulan bu projenin hayata geçmesi inanın bana ailelerin basketbola olan bakış açısını pozitif yönde etkileyecektir. Bu projeden önce MEB ve GSB arasında bir anlaşma daha yapılmıştı. Fakat o anlaşma sadece basketbol odaklı değildi. Yetenekli olan çocuklara salonların tahsis edilmesiyle alakalıydı. Yani çocuk basketbolda yetenekli, salon açılacak ve beden eğitimi öğretmeni eşliğinde antrenman yapması sağlanacak. Çocuk futbolda yetenekli, çocuk badmintonda yetenekli, çocuk voleybolda yetenekli diye uzayıp gitti bu. Ne yazık ki çok verimli olmadı, belki de olamadı. Bir devlet okulunun yakınında yaşayan basketbolsever vatandaş olarak salonun bu şekilde kullanıldığına şahit olmadım. Etrafımdaki çocuklardan böyle bir şey duymadım. Bir altyapı antrenörü olduğum için etrafımdaki çoğu aile ve çocuk beni tanıyor, onlara sorduğumda sadece futbola odaklanıldığını ve öğretmenlerin azmi sayesinde diğer branşların açıldığını fakat ileri seviyeye taşınmadığını söylediler. Bahsettiğim ilk anlaşma belki diğer okullarda yapılmış hatta oradan yetenekli çocuklarımız çıkıp profesyonel anlamda yarışmış dahi olabilirler. Ama benim yakın olduğum çevrede böyle bir şey maalesef yaşanmadı.
TBF Başkanı Hidayet TÜRKOĞLU, mahallede basketbol oynamaya başladığını söyledi ve keşfedilip yeteneği sayesinde bugünlere gelen biri olduğundan bahsetti. Milli Eğitim Bakanı Ziya SELÇUK, bir okulda pota altında topsuz şekilde basketbol hareketleri yapan bir çocuk gördüğünü ve buna çok üzülüp acilen bir şeyler yapma hissiyatına kapıldığını söyledi. Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Mehmet Muharrem KASAPOĞLU ise basketbolun bir takım oyunu olması vesilesiyle zorlukları birlikte aşmanın ve ekip olmanın öneminden bahsederek, basketbola yeni yıldızlar kazandırmanın tek yolunun mahallelerden geçtiğini ve buna olan inancının tam olduğunu vurguladı.
Ülkemizin en çok sevilen ikinci sporu basketbolun -benim için gerçekten çok acı bir telaffuz ama ne yazık ki bu böyle- en sonunda her mahalleye, her okula ve her evin yakınına böylesine bir desteği arkasına alarak gelmesi bende tarifi mümkün olmayan duygular uyandırdı. Her çocuk para verip bir kulübe gidemiyor ama o mahalledeki yetenekli çocuk bir kulüp tarafından keşfedilip kontenjanlı şekilde oynatılabiliyor. Duyarlı antrenörler tarafından eğitilip profesyonel olma yolunda ilk adımını atabiliyor. Buna birkaç defa bizzat şahit oldum fakat çocuklarımız klasik bir engele takıldılar; aile baskısı.
Diliyorum ki; okullarda bulunan tüm öğretmenler ve aileler bu muhteşem projeye gereken desteği sonuna kadar verir. Ve umarım bu destek sayesinde ülkemizde en çok ilgi gören spor dalı basketbol olur.
