Bu sezon başlamadan önce bir anket yapsaydık eğer, birçok basketbolsever Oklahoma’yı şampiyonluk adayı olarak yazmazdı. Bizim yapacağımız anketi geçtim, Amerika ve Dünya kamuoyunda da Oklahoma City Thunder’ın son sıralardan ancak play-off yapabileceği görüşü hakimdi. Nitekim sezon başladığında da neden kimsenin onları üst sıralara yazmadığını gösterecek tarzda oynuyorlardı. İlk 4 maç 4 mağlubiyet…
TD Garden’da sezonun 4.maçında Boston’a 101-95 kaybettikten sonra, Russell Westbrook; “Düzeleceğiz, bunu nasıl yapmamız gerekiyorsa öyle yapacağız.” tarzında bir açıklama yapmıştı. Bu açıklamanın üzerine oynadıkları 20 maçta sadece 4 mağlubiyet almışlardı ve bir ara Batı Konferansı’nda liderliğe kadar yükselmişlerdi. Özellikle Paul George’un prime dönemindeki gibi oynaması, Russell Westbrook’un saha içi liderliğini George’a bırakması, takım halinde harika savunma yapmaları, gerek benchten gerekse de coachingten tam verim almaları ile Oklahoma City Thunder, NBAde ezber bozmaya başlamıştı. Artık o insanların gözündeki “loser” Thunder, yerini Golden State Warriors’ın en büyük rakibi olarak almıştı.
Chesapeake Energy Arena’da ve Oklahoma kentinde keyifler yerindeydi. Geçtiğimiz sezonki takımdan pek eser de yoktu. Paul George MVP tartışmaları içersine girmişti bile. Tüm şehir tek bir ağızdan MVPG diye bağırıyordu. Bu konuda da Paul George’un en büyük destekçisi tabii ki takımın lideri Russell Westbrook’tan başkası değildi. Westbrook’un bu değişen tavrı bile Thunder’ın oyun karakterinin ne kadar değiştiğini gösteriyordu.
All-Star arasına 37-20 gibi bir form ile girmişlerdi. Her ne kadar All-Star öncesi son maçta, takas döneminin popüler takımı New Orleans Pelicans’a yenilmiş olsalar bile taraftarlar mutluydu. All-Star’da Thunder’ın iki süper yıldızı George ve Westbrook, Team-Giannis’te idiler. PG 20 sayı, 2 ribaund, 4 asist; Westbrook ise
17 sayı, 4 ribaund, 3 asist ile oynamıştı.
Buraya kadar her şey güzel gidiyordu. Herkesin keyfi yerindeydi. Ancak her ne olduysa bundan sonra oldu. All-Star sonrası oynadıkları 6 maçtan yalnızca 2 galibiyet alabildiler. İlk maç olan Utah karşılaşmasında, Paul George’un ve Westbrook’un 40 sayı barajını aşmaları ile uzatmalarda kazanmışlardı. Fakat o maçtan sonra gelen üst üste 4 karşılaşmada, salondan mağlup ayrıldılar. Sezon başındaki üst üste 4 mağlubiyetten sonra, ilk defa üst üste bu kadar fazla mağlubiyet almışlardı. Tabii bunda son 3 maçta Paul George’un omuz sakatlığından ötürü oynamamasının da etkisi var.
Bu sonuçlarla Oklahoma City Thunder’ın, en yakın takipçisi Portland Trail Blazers ile arasındaki fark kapanmış oldu. İkincilik için mücadele verirken, birden bire sezonu 4.hatta 5.bile biterebilecek duruma düştüler. Bu arada hala Play-Offları garantilemediklerini de söylemeden geçemem. Yani bu şekilde devam ederlerse Play-Off dışı bile kalabilirler. Umarız bu durum ufak bir yol kazasıdır ve Thunder, 2016 yılından bu yana, bu denli iyi olduğu bir sezonu hedefledikleri yerde bitirebilir.