Geçtiğimiz sezonun şampiyonu Toronto Raptors, bu sene de taraftarlarını hayal kırıklığına uğratmıyor. Raptors, şampiyon olduğu senenin sonunda en iyi oyuncusu Kawhi Leonard’ı, Los Angles Clippers takımına kaptırmasına rağmen performansından çok fazla kaybetmemiş gibi görünüyor. Takım rekoru olan 11 maçlık galibiyet serisi rekorunu kırarak 13 maçlık bir galibiyet serisi yakalayan son şampiyonun serisi henüz bozulmuş değil. Bu üst düzey performansın sonucunda ise doğu konferansında 38-14 rekoruyla 2. sırada yer alıyorlar. 13 maçlık bu inanılmaz galibiyet serisine daha yakından bakalım:
1- Toronto Raptors 130-121 Oklahoma City Thunders (15.01.2020)
2- Washington Wizards 111-140 Toronto Raptors (17.01.2020)
3- Toronto Raptors 122-112 Minnesota Timberwolves (18.01.2020)
4- Toronto Raptors 122-117 Atlanta Hawks (20.01.2020)
5- Philadelphia 76ers 95-107 Toronto Raptors (22.01.2020)
6- Toronto Raptors 118-112 New York Knicks (24.01.2020)
7- Toronto Raptors 110-106 San Antonio Spurs (26.01.2020)
8- Atlanta Hawks 114-130 Toronto Raptors (28.01.2020)
9- Toronto Raptors 115-109 Cleveland Cavaliers (30.01.2020)
10- Toronto Raptors 105-92 Detroit Pistons (31.01.2020)
11- Chicago Bulls 102-129 Toronto Raptors (02.02.2020)
12- Indiana Pacers 118-119 Toronto Raptors (05.02.2020)
13- Toronto Raptors 115-106 Indiana Pacers (07.02.2020)
Raptors bu gece Nets ile oynayacağı maçta serisini 14 maça çıkarmayı hedefliyor. Peki takımın, en iyi oyuncusunu kaybetmesine rağmen, normal sezonun en iyi takımlarından biri olarak kalmasının sebebi nedir?
Nick Nurse etkisi: 2 sene önce çok az kişinin varlığından haberi olduğu eski D-league koçu Nick Nurse, 2013-2018 yılları arasında Toronto Raptors takımında asistan koçu olarak yer almıştı. 2018 senesinde, Raptors takımında koç olarak işe başladığı zamanlarda takım üzerinde nasıl bir etki yaratacağı merak konusuydu. Koç olduğu ilk senede, Toronto Raptors’ın ilk şampiyonluğunu kazanmasında büyük bir rol aldı ve taraftarların gözüne girmeyi başardı. Nick Nurse yazdığı muazzam setlerin dışında genç oyunculara şans verme ve gelişmelerin önünü açması ile biliniyor. Nurse, Kawhi Leonard’ın takımdan ayrılması ve artan bütçeye rağmen Raptors’ın yeni bir süperstarı kadrosuna katamamasına rağmen ‘‘elimdekiyle yetinirim’’ motto’suyla başarısını bu sezonda da korudu. Nurse, takımdaki genç oyunculara bol bol şans vererek takımın kapasitesini maksimuma çıkardı.
İnanılmaz gelişme gösteren oyuncular: Nick Nurse’ün süre vererek cesaretlendirdiği genç oyuncular, son iki sene içerisinde inanılmaz gelişme göstererek Raptors takımını farklı bir seviyeye getirdiler. Örnek vermek gerekirse, 2017-2018 sezonunda 7.3 sayı ortalamasıyla oynayan Pascal Siakam 2 sene içerisinde kendini çok geliştirdi. 2018-2019 sezonunda şampiyonluğun önemli mimarlarından oldu ve MIP (yılın en çok gelişim gösteren oyuncusu) ödülünü kazandı.2019-2020 senesine geldiğimizde ise yine kendini ciddi seviyede geliştirmeye devam etti ve 23.5 sayı ortalaması ile All-Star ilk beşine seçildi. Pascal Siakam dışında Fred VanVleet ve Norman Powell gibi genç isimler de oyunlarını inanılmaz geliştirdiler ve Raptors’ın başarısında büyük bir rol aldılar. Genç oyuncuların bu gelişimi Raptors takımını farklı bir seviyeye taşıdı ve takım başarısının korunmasında en önemli etkenlerden biri oldu.
Takım kimyası: Takım başarısındaki diğer önemli etken ise takım kimyası. Maç içi ve maç dışında oyuncuların birbiriyle çok iyi anlaştığını görebiliyoruz. Takım kimyasının gelişmesine Serge Ibaka ve Kyle Lowry gibi deneyimli oyuncuların etkisi büyük. Serge Ibaka, cana yakın tavırlarıyla takım arkadaşlarıyla çok iyi anlaşıyor ve hatta kendi Youtube kanalında takım arkadaşlarıyla ilginç yemekler tadarak eğleniyorlar. Kyle Lowry denilince akla gelen ilk sıfat ise ‘‘lider.’’ Maç içerisindeki liderlik özelliği diğer oyuncuları etkileyerek bu kimyayı güçlendiriyor. Maç dışında oyuncuların yakınlığı maç içine de yansıyor ve uyumlu bir şekilde oynayarak takımı başarıya taşıyorlar.
Bütün bu etkenler düşünüldüğünde Toronto Raptors’ın başarısını korumasının sebebi belli oluyor. Bütün bunlar söylendikten sonra ise akla önemli bir soru geliyor. Peki Raptors aynı performansı play-off’larda koruyabilecek mi? Bunu hep birlikte izleyip göreceğiz.