NBA 6 Haziran 1946’dan beri hep vardı şu anda var ve bundan sonra da olmaya devam edecek. Ancak NBA’de bir çok şey değişti. Bu değişme normal mi? Yani aslında değişmek normal bir şey. Mesela hiçbirimiz yani hiçbir insan aynı kalmaz. Hiç değişmese bile yaşamın ve dünyanın yeni düzenine ayak uydurur. Ayak uydururken de zaten değişir. Hayatımızdaki ani değişimlere alışamayacak olmaktan dolayı değişmekten korkan insanlar için de böylesi daha iyi olur. NBA’de de bu durum böyle. Kendiliğinden yenilikçi oyun düzenine geçen takımlar var, ancak geçmeyenler ve oynanan eski basketbol kültürünü ayakta tutmaya çalışanlar var. Bu doğru bir şey elbette değil. Bunu basitçe kanıtlayacak olursak bu yıl Doğu konferansında en azından play offu kovalamaya çalışmayı amaçlayan NY Knicks ligi en kötü yerde bitirdi. Bunda tabii ki takım sahibi Phil Jackson ve onun öğrencisi olan aynı zamanda eski zamanların basketbolunu oynatmaya çalışan Derek Fisher’ın payı çok büyük. Payı çok büyük demek değil de aslında bu suç tamamen onlara ait diyebiliriz. Konumuza devam edecek olursak bir de bu yenilikçi oyun düzenine uymak zorunda kalan veya ileriki seneler için zorunda kalacak takımlar olacaktır. Çünkü basketbolun yeni metası bunu emrediyor (basketbolun yeni metası ile ilgili Kaan Kural’ın yazısını yazıhaneden.com da bulabilirsiniz).
NBA’in değiştiği olabilir konumuz ama burada tabii ki NBA derken basketbolu da kast ediyoruz. Geçen hafta Tim Duncan’ın son maçı mı diye bir iddia ortaya atmış ve bununla ilgili bir yazı yazmıştım ve bu belki de tutabilir. Tim Duncan Unutulur mu? başlıklı sayfada bu yazımı okuyabilirsiniz.
Burada asıl değineceğim nokta NBA’in veya basketbolun değişmesine rağmen bu değişime ve zamana kafa tutan (değişime kafa tutması demek bu değişime uyum sağlamadığı anlamına gelmez) bir insanın bulunması. Tim Duncan’ın 2003 BBA playofflarında ne oynadıysa bu yıl da aynısını oynadığı söylenebilir ve bunu söyleyenleri de sonuna kadar desteklerim. Zaten ayrıca SAS’ın yıllarca bu kadar başarılı olma sebebi koç Greg Popovich’in bu değişime ayak uydurması ve oyun anlayışını değiştirmesidir. Artık tüm takımların piyasadaki cazipliğinin eşit olduğunu düşünürsek Golden State Warriors’ınn bu yıl ve gelecek yıllar bu oyun anlayışı ve bu oyuna uygun elinde bulunan personeller sebebiyle şampiyonluğun en büyük adayı diyebiliriz.
Son olarak playofflarda Spurs’un elenmesinin ardından oyun anlayışını sevmem sebebiyle GSW’yi desteklemeyi seçtim. Umarım bu takıma da nazar değidirmem..
Onur Can Özyurt
