Pınar Karşıyaka’da gösterdiği performansla dikkatleri üzerine çeken ve bu sezon ligimizin yeni ekiplerinden Türk Telekom forması giyecek olan Milli Takım’ın yeni ismi Metin Türen ile sezon öncesi keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.
Metin Türen, Karşıyaka günlerini, Türk Telekom’a transfer sürecini ve merak edilenleri sizler için cevapladı.
Basketbol sevginiz nasıl başladı?
Hikayemin başlangıcı Fenerbahçe Spor Okulları’na dayanıyor aslında. Şu günlerde
Türkiye Basketbol Federasyonu Altyapı Erkek Milli Takımlar Koordinatörü olan Fikret
Doğan da oldukça etkiliydi basketbola olan sevgimin başlamasında.
Maç öncesi nasıl havaya giriyorsun?
Bazı alışkanlıklarım var. Her maç öncesi onları mutlaka yeniliyorum. Bunların dışında
maçlar için hazırladığım bir listem var, o listede kısa bir tur iyi hissetmemi sağlıyor.
Karşıyaka formasıyla harika bir sezon geçirerek Milli Takım’a kadar yükseldin. Bu sezon gösterdiğin harika performansı neye borçlusun?
Her şeyin merkezinde bence güven vardı. Karşıyaka organizasyonunun bana
güveninin devamında her geçen gün artan dakikalarım sayesinde de benim de
oyunuma olan güvenim arttı. Sezon içerisinde takım bazı sıkıntılar yaşasa da
tutkumuz ve çalışmalarımız, hem benim hem de takımın yükselişini sağladı diye
düşünüyorum. Güven duygusu karşılıklı olarak her şeyi daha iyi hale getirdi.
Yeni takımın Türk Telekom’da hedeflerin neler ? Neden Türk Telekom’u tercih ettin?
Türk Telekom zaten Basketbol Süper Ligi’nde çok tecrübeli ve bu organizasyonun
vizyonu daha fazlasını hedefliyor. Görüşmelere başladığımız ilk günden bunu
hissettirmeyi başardı yöneticilerimiz. Ligde de Avrupa’da da hedefleri yükseklerde
olan bir ekibimiz var. Beni de bu uzun soluklu projeye eklemek istemelerinden dolayı
hem gururluyum hem de mutluyum. EuroCup şampiyonluğu hedefi de Ankara’daki
basketbolseverlerin coşkusu da beni etkileyen noktalardan oldu.
En çok hangi deplasmanda oynamayı seviyorsun?
Kesinlikle Karşıyaka. 1 senedir ev sahibi olmanın tadını da çıkarmak keyifli oldu tabii.
Kariyerinde unutamadığın, senin için özel bir yeri olan maç hangisi?
Bu tarz sorulara genelde şampiyonluk maçları ya da çok iyi performans gösterilen
maçlar söylenir ancak benim cevabım bunlardan biri olmayacak. Benim için yeri çok
özel olan bir maçtan bahsedeceğim. 2010 U16 Avrupa Basketbol Şampiyonası Çeyrek
Finali’nde Sırbistan’ı Tayfun’un son saniye basketiyle yendiğimiz maçın etkileri bence
sadece o dönemi değil, ülkemizdeki basketbolun geleceğine de dokundu diye
düşünüyorum. Benim de içinde olduğum jenerasyonun belki de çıkışa geçtiği,
dikkatleri üstüne topladığı bir turnuva ve maçtı.
Türkiye Milli Takımı hakkında neler düşünüyorsun? Takım içinde nasıl bir hava var? En iyi anlaştığın isim kim?
Genç ve çok iyi bir jenerasyona sahip olduğumuzu düşünüyorum. Geçtiğimiz sene
evimizde gerçekleşen şampiyonadaki oyunumuzun üstüne koymaya devam ediyoruz.
Herkesin çekindiği bir takım olma yolunda çok hızlı ilerlediğimizi düşünüyorum. Her
maç bizim için daha fazla tecrübe daha fazla uyum demek oluyor. Zaten kadromuz
oldukça genç, birbirimizle anlaşma sıkıntımız hiç olmadı. Hatta bu sırada A Milli
Takım’daki oda arkadaşım Buğrahan’ın da en iyi anlaştığım arkadaşım olduğunu da
araya sıkıştırayım.
İlerisi için hedeflerin neler?
Her günü kendimi geliştirmek için yeni bir fırsat olarak görüyorum. Hedeflerim her
zaman en yüksek seviyede oynamak, NBA de bu hedeflerin içinde. Ancak gün gün,
adım adım gitmek istiyorum. Şu an oynadığım oyundan da organizasyondan da
oldukça memnunum.
NBA’de desteklediğin bir takım var mı?
Atmosferi ile parkede gösterdikleriyle Boston Celtics’i oldukça beğeniyorum. Tabii
fırsat buldukça NBA’de Türkiye’yi temsil eden arkadaşlarımı takip etmeye çalışıyorum.
NBA’de aktif oyuncular içinde, sana göre en iyisi kim?
Kuşkusuz LeBron James. Final serisinde JR olmayasıydı belki bir yüzüğü daha olurdu
Kral’ın.
Antrenmanlar dışında vaktini nasıl geçiriyorsun?
Futbolu takip etmeyi çok seviyorum. Zaten genelde antrenman sonrası pek enerjim
kalmıyor. Antrenman dışı zamanlarda ailemle vakit geçirmek, birlikte film-dizi bile
izlemek hem dinlendiriyor hem de huzur veriyor.
Basketbol idolun kim?
Ersan İlyasova. Tartışmasız. Oyunumu geliştirirken de hep onu izledim. 7 numarayı
giyme sebebim Ersan Ağabey’dir mesela.
Oyun tarzında nasıl bir değişiklik yapmak isterdin?
Şut tehdidimi geliştirmek ve takıma alan yaratmak istiyorum. Bu değişikliği
gerçekleştirmek adına da çalışmaya devam ediyorum. Pace&Space’in NBA sonrası
Avrupa’yı da hakimiyeti altına alacağını düşünüyorum. Şutumun ilerlemesi, takıma
alan yaratmak istek listemin başında.
Basketbolcu olmasaydın ne işle uğraşmak isterdin?
Futbol izlemeyi çok seviyorum, oynamak da isterdim.
Yeni sezonda nasıl bir Metin Türen izleyeceğiz?
Sahada her zaman elinden geleni yapan, bir üst seviyeye çıkmak için daha fazlasını
yapmak isteyen bir Metin izletmek istiyorum. Parkeye çıktığımda her şeyimi
vereceğimi bilinmesini istiyorum.
Yoğun temponuza rağmen, bize zaman ayırdığınız için teşekkürler…