Lakers bu yaz yaptığı eklentilerle ve getirdiği süper yıldızla birlikte adını tekrar finallere, en azından play-offlara yazdırmak istediğini gösterdi. Peki Lakers’ın bu sezon ne kadar maç kazanır, play-offlara kalır mı, kalırsa ne kadar ilerleyebilir?
Öncelikle bir Lakers fanı olarak bu günleri görmek sevindirici. LeBron geçtiğimiz sezon gösterdiği üzere ortalama takımları –tamam kötü olsun- play-offlara çıkartma hatta final oynatma kapasitesine sahip bir oyuncu. LeBron’un yanına getirilen Lance Stephenson, Rajon Rondo, Javale McGee gibi isimlerin ise bu kadroya tam olarak uyacaklarını düşünüyorum.
Rondo, Lonzo’ya yapacaği abilik ve mentorlukla ona bu yıl içerisinde çok şeyler katabilir. Lance Stephenson 2 ve 3 numarada katacağı savunmayla LeBron kenardayken takımını rahatlatabilir. Javale McGee zaten geçen sezonun en verimli 5 numaralarından biriydi.
Bu üçlünün yanında tekrar imza atılan Kentavious Caldwell-Pope geçen sezon çok iyi performans gösteremese de Pope’un Pistons zamanlarındaki o şutör-savunmacı rolünü hepimiz biliyoruz o da kimi zaman LeBron’un üzerindeki skor yükünü biraz olsun azaltabilir. Ayrıca geçtiğimiz gün takıma katılan Michael Beasley’in de sürpriz bir kutu olduğunu, iyi gününde aniden çıkıp 30-35 atabilen bir skorer olduğunu biliyoruz. Bu kadroda LeBron’un istediği gibi oynamasını sağlayabilecek şutör 4 numara olarak yer alabilir.
Tabii unutmadan bu takımın kendi seçtiği genç yetenekleri de var. Elit bir gard potansiyeli olan Lonzo Ball –hücum ve savunma bakımından birkaç sezon içerisinde takımın en iyilerinden olabilir- daha sonra geçen yılki seçmelerin belki de en sürpriz oyuncusu Kyle Kuzma, olmazsa olmaz genç Caldwell-Pope Josh Hart ve tabii bu takımda herkesin “en çok” şey beklediği isim Brandon Ingram. Bu kadar genç yetenek ve bunların üzerine eklenen “aklı başında” –hehe- tecrübeli oyuncularla bu kadro bu sezon final veya konferans finali oynayamaz belki ama 42-48 arası galibiyet alıp play-offlara sonlardan giriş yapar, birkaç sezon içinde belirli değişikliklerle Golden State’i de yener gibi duruyor. Diyebilirsiniz ki bu takımda LeBron James gibi bir oyuncu var hiç belli olmaz bir bakarsın konferans finalinde Golden State ile kafa kafaya oynuyor, şaşırmam tabii.
Gelecek bize ne getirir bilemeyiz belki de bahsettiğimiz isimlerden bazıları sakatlanabilir –umarız olmaz- veya takımdan ayrılabilir. Fakat buradan görülen bu takımın önümüzdeki 3-4 yılının çok parlak olduğu. Umarım Lakers hak ettiği yerlere gelir.
Yunus Emre Karabıyık