Bazı sporcular vardır, aktif sporculuk yaşamı bitmesine rağmen spor dünyasında çok büyük izler bırakır. Tabii bu sadece oynadığı dönemdeki performansı ile değil, karakteriyle, örnek yaşam tarzıyla ve dünyaya bakış açısıyla doğru orantılıdır.
Dünya basketbolunda çığır açan Michael Jordan’dan sonra yerine bir veliaht gelip gelmeyeceği tartışılırken 1996 yılında Los Angeles Lakers tarafından draft edilen bir genç NBA’i kasıp kavuracaktı. 20 sene aralıksız giydiği Lakers forması ile 5 NBA şampiyonluğunun yanı sıra sayısız ödül alan Kobe Bryant’tan başkası değildi bu genç.
Hırsı, azmi, tutkulu ve göze hoş gelen oyunu ile bize inanılmaz maçlar izletti. NBA şampiyonu olan birçok takım, yıldızları ve geniş kadrolarıyla bu unvanı kazanırken Kobe Bryant, Shaquille O’Neal olmadan da takımını şampiyon yapmayı bildi. Kariyeri boyunca birçok rekora imza atan Kobe’nin 81 sayılık performansı hala dün gibi aklımızda. Hele ki kariyerinin son maçına çıktığında kaydettiği 60 sayı ile “acaba bırakmasa mı” düşüncesini birçok basketbolsevere söyletmiştir.
Lakin, onun için çok büyük bir tutku olan basketbolu sadece oynamak ile değil oyuncu iken kendisine takılan “Black Mamba” lakabı ile “Mamba Mentality”yi ile herkese aşıladı. Kısaca; asla pes etmeyen, vazgeçmeyen, çalışarak her şeyin başarılabileceğinin ispatı olan “Mamba Mentality”, Kobe için de sakatlığı dönüşü kazandığı şampiyonluğun bir göstergesi idi.
Birçok NBA oyuncusu da bir öğrenci gibi Kobe’nin bu mentalitesi ile hareket ederek kendilerine bir yol çizdiler. Paul George, Kyrie Irving ve daha birçoğu… Yeni jenerasyondaki bütün genç sporcuların ders niteliğinde olan Mamba Mentality kitabını mutlaka okumasını öneririm.
NBA’de her zaman sorulur: En iyisi kim? Michael Jordan mı? Kobe Bryant mı? LeBron James mi? Bunun cevabını belki de hiçbir zaman tam olarak bulamayacağız. Üçü de birbirinden değerli performanslarının yanı sıra, liderlik özellikleri ve saha dışı örnek davranışları ile takdir edilmiş ve halen edilmektedir. Benim için hepsi en büyüktür ve öyle kalacaktır. Talihsiz bir kaza ile çok erken yaşta kaybettiğimiz Kobe (ve kızı), bizim için her zaman çok özel olacak ve özel kalacaktır. Hayat felsefesinin birçok gence örnek olması herhalde onu da çok mutlu edecek ve bizi yukarıdan izleyecektir.
Hoşça kal Kobe,
Bizi uykusuz bıraktığın her gece için teşekkürler…