“Yeteneklerimizin sınırı yokmuş gibi ilerlemek görevimizdir.”
Teilhart de Chardin
Hani derler ya “ Zaman çok çabuk geçiyor” diye. İşte bu söz gerçekten çok doğru bir sözdür. Çünkü eskiden olan kişiler bir bakmışsın 45-50 küsür yaşlarına gelmiş olur. Torunlarına hep anılarını anlatmaya başlarlar. Toni Kukoc maalesef ki artık bu yaşına geldi. Çok yaşlandı ama yaptıkları hala unutulmuyor. Çünkü yaptığı her iş hep olumluydu. Olumsuz işleri oldu tabi ki ama yeteneği hep onu bir adım öne çıkardı. Çok isteyerek kazandırdığı maçlar, Hırvatistan’ın çıkardığı ilk NBA oyuncularından biri olma özelliğini taşıyor. Belki bir 3-4 numara için çok hızlı olmayabilirdi ancak oyun zekası onu hep bir iki kademe üstte çıkardı. Toni Kukoc, Avrupa’nın sayılı efsanelerinden biri ve hala olmaya da devam ediyor.
Avrupa’dan Bir Sesler Geliyor
Henüz 17 yaşında bir delikanlı iken kariyeri başlıyor. Babasının bir kaleci olmasından dolayı ilk olarak futbola da yönelmeye başlasa da basketbolun gerçek tadına varıyor ve basketbola başlıyor. Ki bizim için bu çok iyi bir karardı. Çünkü böyle bir efsaneyi izleme fırsatı bulduk. Yetenekleri ile ilk yıllarında çok takımın canını yakmış bir oyuncuydu. Başladığı yeri her zaman hatırlıyordu çünkü kendi semtinin takımı Yugoplastika Split’de basketbola başlamıştı. O zamanlar Yugoslavların iyi altyapı sistemiyle çok pişti. Yeteneklerini geliştirdi. Şampiyonluklar yaşadı. 3 yıl üst üste Avrupa şampiyonu oldu. 2 sene MVP olma başarısı gösterdi. Tecrübeli oyunculardan hep bilgi aldı(2 yıl Naumoski ile beraber oynadı). Avrupa’da MVP olma başarısı gösteren nadir oyunculardı. Oyun zekasını geliştirmeye devam etti. 6 yılın sonunda Avrupa’nın en iyi oyuncuları arasında yerini aldı. Tabi ki her oyuncu gibi bir gün yuvadan uçması gerekiyordu. O zamanların en iyi takımlarından biri Benetton Treviso ile anlaştı. Burada Yugoslav coach Petar Skansi ile çok iyi dönemler geçirdi. Özellikle Yugoslav ekolü ile kurulu bir takım olmasından dolayı Toni Kukoc bu takıma alışması çok uzun sürmedi. Kısa sürede çok işler başardı. Takımın en büyük oyuncusu oldu. Kaptanı oldu. Hatta ve hatta bu takımla Avrupa’nın en iyi oyuncusu ödülünü bile aldı. Gerçekten bu takımla çok büyük oyuncu oldu ve artık NBA kapısı açılmıştı. NBA’e gidiyordu artık.
Toni Kukoc serisinin 1. bölümünü okudunuz devamını okumak için :
2. Bölüm : Amerika’da bir Yugoslav Toni Kukoc
3. Bölüm : Toni Kukoc’un Chicago Bulls’tan Sonraki Yılları
Emincan Oğuz