Çoğumuzun da bildiği gibi, geçtiğimiz günlerde New York Times’dan Mark Stein’ın haberine göre DeMarcus Cousins, Golden State Warriors ile $5.3 milyon karşılığında 1 yıllığına anlaştı.
Bana göre Golden State Warriors’ın ticaret başarısı olan bu gelişme karşısında Warriors taraftarları, neredeyse takımlarının üst üste 3. şampiyonluklarını kutlamaya koyulmuş durumda. Öte yandan başta LeBron James’in yeni takımı Lakers olmak üzere diğer takımları destekleyenler ise işin çığırından çıktığına dair yakınmaya başladı bile.
2017 yazında Kevin Durant’in, şimdi de DeMarcus Cousins’ın, Warriors’ın hali hazırda sahip olduğu Curry, Thompson ve Green üçlüsünün yanına katılarak otoritelere göre NBA tarihinin en güçlü süper takımını oluşturması sosyal medyada bir hayli tepki çekmişti. Durant’e ve Cousins’a takımlarına ihanet edip zaten NBA’de favori gösterilen Golden State kadrosuna katıldıkları için “Yılan” sıfatının atfedilmesinin yanında, çoğu insan da 2011’de yaşanan Hornets-Lakers takası hadisesine gönderme yaparak NBA’in şefi Adam Silver’ı Warriors safında olmakla suçlamakta.
8 Aralık 2011 tarihine dönüp bir bakalım. NBA lokavtı sonrası Chris Paul için takas istikameti arayan, NBA yönetiminin kontrolündeki New Orleans Hornets, 2009 ve 2010 şampiyonu Lakers ve Rockets ile bir üçlü takas üzerinde anlaşmaya varmış, sonuç olarak Paul’un Lakers’a katılması, Lakers’tan Lamar Odom’un ve Pau Gasol’ün ayrılması karşılığında kabul edilmişti.
Fakat takasın gerçekleşmesine bir şey engel olmuştu, dönemin NBA komisyoneri David Stern’ün vetosu. Takası veto eden Stern, ardından “Basketbol Sebepleri” şeklinde kimseyi tatmin etmeyen bir açıklama yapmıştı. Her ne kadar gözler o dönem Hornets’in prensipte hissedarı konumunda olan diğer 29 takımın yöneticilerine dikilmiş olsa da Stern, lokavttan kaynaklanan ekonomik sorunları işaret ederken, Lakers’ın domine gücünün devam etmesinin dar piyasalara sahip takımlar için iyi olmayacağını söylemişti.
Günümüze döndüğümüzde ise görünen o ki NBA’de bu duruma zıt bir ortam söz konusu. Öyle ki geçtiğimiz yıl Durant’in Warriors’a katılması üzerine Washington Post’a konuşan komisyoner Adam Silver, Warriors gibi daha çok takım olması gerektiğini ve bunun lig rekabetine katkıda bulunduğunu söylemişti.
“Bir takıma odaklanıp durumun diğer bir takım için adil olup olmadığını tartışmak yerine neden başka muhteşem takımlar oluşturmuyoruz? Bence rekabetin doğası bu. En nihayetinde olay tamamen diğer takımlar için çıtayı yükseltmek ve bu muhteşemliği kutlamakla alakalı.”
Golden State Warriors’ın her geçen gün gücüne güç katmasına ilişkin iki farklı bakış açısı var: Golden State’in yaptığının NBA’in doğasına aykırı olduğunun ve yönetimin bunu 2011’de olduğu gibi durdurması gerektiğini savunanlar ve durumla ilgili herhangi bir şikayeti olmayanlar.
Ben şahsen bu durumda tarihe tanıklık ediyor olduğumuzun farkında olma ve oynanmakta olan basketbolun keyfini çıkarma tarafındayım ama yine de takdir sizin. Her ne olursa olsun görünen o ki, Golden State’in geleceğinin ne olacağını ve bu durum karşısında özellikle 2018 yaz takasları bittiğinde ligin ve diğer takımların şekillenmesi üzerine olanları hep beraber takip edip göreceğiz.
Tuna Berk Çelik