Fenerbahçe taraftarına takımlarının en göze çarpan eksiğini sorsak muhtemelen 1 (oyun kurucu – PG) ve 4 numara (uzun forvet – PF) cevabı başı çeker. Zeljko Obradovic’in ayrılığı sonrası köklü bir yapılanma sürecine giren Fenerbahçe Beko, sezon öncesi adeta kara kutuydu. Obradovic dönemine kıyasla daha düşük bir bütçeyle kadrosunu revize eden sarı-lacivertlilerde hangi oyuncudan ne kadar katkı alınabileceği, tabiri caizse sezon içinde çözülecek bir bilmeceydi.
Guard rotasyonu soru işaretlerinin en fazla olduğu pozisyondu belki de:
- Sarı-lacivert formayı giyişiyle taraftarı hayli heyecanlandıran, fakat ilk sezonunda beklentileri tam anlamıyla karşılayamayan süper yıldız Nando De Colo,
- Bitmek bilmeyen enerjisi ve el yakan topları çekinmeden kullanan rekabetçi mantalitesiyle taraftarın güvendiği isimler arasında yer alsa da Nisan ayında 37 yaşına basan Bobby Dixon,
- Zalgiris’ten transferinin arkasındaki sebep bugün dahi anlaşılamayan, ne zaman kendini affettirdi desek yaptığı başka bir hatayla artılarını nötrleyen Leo Westermann (Barcelona deplasmanında savunma defolarıyla bilinen Thomas Heurtel’in birebir savunmasında topu 8 saniyede rakip yarı sahaya geçiremeyerek bu görüşümüzü tasdikledi desek yeridir),
- Takımdaki şutör oyuncu eksikliğine rağmen soru işaretleri eşliğinde kadroya katılan Lorenzo Brown,
- Ligdeki yerli kontenjanı için Real Betis’ten eski kulübüne geri dönen, EuroLeague arenasında esamesi okunmayan Kenan Sipahi.
Kara kutu oyun kurucu rotasyonunun gizemini tam olarak hala çözebilmiş değiliz. Nando De Colo hala beklenilen seviyede değil. Lorenzo Brown inişlerin ve çıkışların adamı; kendisini bir maç sonunda kahraman olurken, bir sonraki maçtaysa rakibe galibiyeti altın tepsiyle sunarken görebilirsiniz. Takımın oyun kurucu rotasyonunda tam anlamıyla ayakta kalan tek ismi 37’lik Bobby Dixon.
Hal böyle olunca Fenerbahçe yönetimi oyun kurucu transferi için kolları sıvadı. Taraftar EuroLeague’in hatrı sayılır kısa savunmacılarından, an itibariyle kariyerini Çin’de sürdüren Darius Adams mı yoksa EA7 Olimpia Milano’dan tanıdığımız Shelvin Mack mi derken bir sürprizle karşılaştı: an itibariyle Bahçeşehir Koleji formasını terleten Alex Perez.
Transfer görüşmeleri resmiyet kazanmadı, henüz iddia niteliğinde. Ancak birçok kaynağın aynı iddiayı aynı anda vermesi bizleri haberin doğruluğuna inanmaya itiyor.
Alex Perez 27 yaşında ve San Diego, California doğumlu. Fakat bu sizleri yanıltmasın, kendisi aslen Meksikalı.
191 cm boyundaki oyun kurucu 2013’te NBA Draftına katılıyor, ancak seçilemiyor. Akabininde profesyonel kariyerine Meksika’da start veren Alex Perez, 2016’ya kadar adını sanını duymadığımız Meksika takımlarında forma giyiyor. Kariyerindeki ilk basamağı 2016’da İsrail takımı Maccabi Haifa’ya transfer olarak çıkıyor. Ne yazık ki İsrail’de tutunamayan Alex Perez, evinin yolunu tutuyor ve Meksika’ya dönüyor.
Meksika, Arjantin derken ikinci kez fırsat kapısı açılıyor Alex Perez’e. EuroCup takip edenlerin aşina olduğu Litvanya takımı VEF Riga ile imzalıyor Perez. Sonrasıysa iplik söküğü gibi geliyor Meksikalı oyun kurucu için. Önce Banvit, sonrasındaysa Zalgiris Kaunas.
Kariyerinin zirvesine, EuroLeague seviyesine ulaşmışken Alex Perez için işler bir kez daha tepetaklak oluyor. Aile yakınına kanser teşhisi koyulmasının ardından kısa bir süre Zalgiris’de kalan Alex Perez, bu sezon başı itibariyle Bahçeşehir Kolejine imzayı atıyor.
Zalgiris öncesi Banvit kariyeri parlak:
Maç Başına Aldığı Süre (dk) | 32.0 |
Sayı | 14.9 |
Asist | 5.6 |
Ribaunt | 2.8 |
Serbest Atış (%) | 84.4 |
2S (%) | 54.4 |
3S (%) | 37.1 |
Zalgiris Kaunas kariyeri içinse aynı kelimeleri sarf etmek pek mümkün değil. Başına gelen talihsiz olaydan ötürü EuroLeague’de sadece 7 maça çıkan Alex Perez, maç başına 10.3 dakikada 3.1 sayı, 1.9 asist ve 0.9 ortalamarı tutturdu.
Bahçeşehir Koleji formasıyla yeniden kendini bulan Alex Perez, son olarak Frutti Extra Bursaspor’a karşı 21 sayı, 13 asist ve 4 ribaunt ile oynayarak takımına galibiyeti getirdi.
Açık konuşayım, yıllar boyu Avrupa basketbolunda ekol haline gelen Fenerbahçe Beko’dan kısıtlı bütçeye rağmen biraz daha iddialı bir isim bekliyordum. Tabi ki Mike James, Shane Larkin klasmanında bir kısa değil; ancak taraftarın içine bir nebze soğuk su serpecek bir oyun kurucu umuyordum. Alex Perez beni pek tatmin etmedi. Fenerbahçe’nin kadrosunda hali hazırda EuroCup ekiplerinden kadroya dahil edilen birçok rotasyon oyuncusu mevcut. İki lig arasındaki kalite farkını göz önüne aldığımızda rotasyondaki EuroCup oyuncularının çokluğu ister istemez kalite düşüşü anlamına geliyor.
Alex Perez’in Bahçeşehir Kolejinde şu ana kadar güzel işlere imza attığına hemfikiriz. Ancak Fenerbahçe Beko’nun bir problem çözücü kısaya ihtiyacı var ve bu kısa Alex Perez değil. EuroLeague tecrübesi (vasat altı diyerek niteleyebileceğimiz) 7 maçtan ibaret Alex Perez’in Avrupa’nın en yüksek platformunda problem çözücü rolüne bürünmesi doğrusu pek akıl karı değil. Genel Menajer Gherardini aldıysa bir bildiği vardır diye düşünmekten kendimi alamıyorum. Ancak Gherardini’nin ıskaladığı transferlerden biri olup Jason Thompson’ın kafilesine katılma ihtimali gözümü korkutmuyor değil.