Son Periyot

Fenerbahçe’den Kalp Kıran Mağlubiyet | Analiz

Turkish Airlines EuroLeague 3. hafta karşılaşmasında temsilcimiz Fenerbahçe Beko, Rus rakibi CSKA Moskova’yı evinde ağırladı. Fenerbahçe ilk iki haftayı Kızılyıldız ve Anadolu Efes galibiyetleriyle kayıpsız geçerken CSKA Moskova, Ülker Spor ve Etkinlik Salonuna ilk haftada aldığı Barcelona mağlubiyetinin ardından Maccabi Playtika Tel Aviv’i mağlup ederek geldi.

Sarı-lacivertlilerde ufak sakatlığını atlatan Danilo Barthel kadroya dahil olurken Melih Mahmutoğlu ve Ahmet Düverioğlu, sağlık sorunlarından ötürü maç kadrosunun dışında kaldı. Öte yandan CSKA Moskova’da COVID-19 tanısı konulan Andrey Lopatin, Semen Antonov, Nikola Milutinov ve Janis Strelnieks İstanbul’a getirilmedi.

Fenerbahçe Beko Barthel’in dönüşü akabininde uzun bir beşle parkeye çıktı. Kokoskov’un takım düzenini neredeyse sıfırdan yarattığı düşünüldüğünde ideal ilk beş mi bilinmez. Ancak bu beşi sezonun ilerleyen dönemlerinde de sık sık beraber izleyeceğiz:

CSKA Moskova cephesindeyse alışık olmadığımız bir ilk beşe tanık olduk:

İlk Yarı (1. ve 2. Periyot)

İlk çeyreğe dair tek bir şey belirtme hakkımız olsa şüphesiz iki takımdan da kısır performanslar gördüğümüzü söyleriz. Zaten 10-12’lik ilk periyot skoru da bunun habercisi.

CSKA Moskova istediği uygun dış atışları bulsa da 14 üç sayılık atış denemesinde 3 isabet bulunca 12 sayıda kaldı. Temsilcimiz Fenerbahçe Beko’daysa kısır hücum performansının arkasında yatan sebebin top kayıpları olduğunu söylemek mümkün. Mücadelenin ilk 6 dakikasında 4 top kaybına karşılık 2 asist üretebilen sarı-lacivertliler ilk çeyreği 10 sayıyla kapadı.

İkinci periyodun sonlarına kadar olan bölümde durumu tersine çeviren Fenerbahçe’de kenardan gelen Jarrell Eddie ve Dyshawn Pierre oyuna damga vurdu. İki dış isabetle takımını ritme sokan Jarrell Eddie’nin yanı sıra özellikle ribauntlardaki enerjisiyle tüm takımda sinerji yaratan Dyshawn Pierre farkın Fenerbahçe lehine 5 sayıya çıkmasına katkı sağladı. İkinci çeyreğin geri kalanındaysa maçın başından beri bulduğu dış atışları sonunda sayıya çevirmeye başlayan CSKA Moskova, oyuna yeniden ortak olarak 31-32’lik üstünlükle soyunma odasına gitti.

İkinci Yarı (3. ve 4. Periyot)

İkinci yarıya dış şut isabetlerine ilaven agresif savunmayla başlayan CSKA Moskova sarı-lacivertlileri zorlama şutlara itti. Temsilcimiz üçüncü çeyreğin ilk 7 dakikasında ritmini ve enerjisini bir nebze kaybetse de toparlanmayı bildi. Aslında şaşırmamak gerek, keza Fenerbahçe Beko Obradovic ekolüne tam anlamıyla evrildiği 2014-15 sezonundan beri düştüğü yerden çabuk kalkan bir takım profiline büründü.

Üçüncü çeyreği buzzer-beater üç sayılık basketle noktalayan Nando De Colo, son periyotta adeta dizginleri eline aldı. Oyunun bu noktasında De Colo’ya skor üretme konforu sağlayan önemli faktör Johnny Hamilton ile oynadığı ikili oyunlardı. Bu ikili oyunlara ayrı bir parantez açmak gerek çünkü ikili oyun sonrasında adam değişen CSKA Moskova’ya karşı Nando De Colo, rakip uzunların üzerinden üst üste sayılar bularak takımının skor yükünü sırtladı.

Son 5 dakikaya 59-57’lik Fenerbahçe Beko üstünlüğüyle girildi. Bu noktadan sonra Yeşilçam dizisi tadında bir maç sonu izledik. Drama üstüne drama… CSKA Moskova Clyburn ve Mike James’in liderliğinde ivmeyi yakaladı derken Fenerbahçe bench’inin prensleri Jarrell Eddie ve Dyshawn Pierre yine imdadımıza yetişti. 5/5 dış sayı isabetiyle oynayan Jarrell Eddie mi dersiniz, en kritik anlarda Fenerbahçe savunmasının yüreğine su serpen Dyshawn Pierre mi…

Momentum tam bize geçti derken Nando De Colo yüreklerimizi ağzımıza getirdi. Flop (hakemi aldatmaya yönelik kendini yere atma) yaptığı gerekçesiyle maçın bitimine 2 dakika kala teknik faul yiyen De Colo, bu karara sinirlenince ikinci teknik faulunu aldı ve diskalifiye edildi.

Saha içi liderini (artık talihsizliğe mi, amatörlüğe mi dersiniz) kurban veren Fenerbahçe Beko’da Igor Kokoskov neden hücum antrenörü olduğunu ispatladı adeta. Özellikle sarı-lacivertlilerin kenardan oyuna soktuğu toplarda Itoudis ve öğrencilerine ters köşe yapan Kokoskov’un oyun aklına CSKA Clyburn ile yanıt verince mücadele uzatmaya gitti.

Uzatma

Nando De Colo’nun yokluğunda saha içi lideri eksikliğini bariz şekilde hissetti Fenerbahçe Beko. Yıldızını kaybeden Kokoskov iki oyun kuruculu düzenini korumak istemiş olacak ki maçın kalan kısmını Lorenzo Brown – Bobby Dixon ikilisiyle oynadı. Temsilcimiz özellikle Lorenzo Brown ile bulduğu birebirlerden skor çıkaramasa da Jarrell Eddie, Jarrell Eddie, Jarrell Eddie… 6/6 üç sayılık isabet oldu.

Kusura bakmayın, izninizle abartacağım. Klay Thompson esintileri Ataşehir’den Türkiye’nin dört bir yanına yayıldı bu akşam. Topu yere vermeden bulduğu dış isabetlerle kaç kere hayat öpücüğü verdi; sayamadım.

Geldi çattı son 11 saniye. Skor 77-78 CSKA Moskova lehine. Bazen pota topu sevmez ya, aynen öyle oldu son topta. Rakibini crossover ile ekarte eden Lorenzo Brown müsait pozisyonda bıraktığı layup ile galibiyete göz kırptı, ancak top potanın içinden çıktı. Böylelikle Rus ekibi İstanbul deplasmanından galibiyetle ayrılmayı başardı.

Analiz

Fenerbahçe Beko kağıt üzerinde parkeden mağlup ayrılan taraf olsa da oyun anlamında pozitif sinyaller verdi. Bu sinyallerden en önemlisiyse takım olgusunun yavaş yavaş oturduğu. Özellikle yeni transferler Lorenzo Brown, Jarrell Eddie ve Edgaras Ulanovas’ın beden diline dikkat çekmek gerek. Takımı benimsedikleri, parkeye her an galibiyet hırsıyla ayak bastıklarını görmek mümkün. Geçtiğimiz sezon teoride kaliteli isimlerden oluşmasına rağmen ciddi saha içi sorunlarına sahip olan sarı-lacivertliler adına bu gelişme bence çok kritik.

Maç özelinde konuşacak olursak müsabaka şahsen beklediğim gibi geçti. İki coach da maçı kazanmanın kısalardan verim almaktan geçtiğini biliyordu. Hatta Itoudis bir ara işi daha da ileriye götürüp oyunda kaldığı 13 dakika içerisinde sadece 5 sayı üretebilen yıldızı Shengelia’yı tereddüt etmeden kenara aldı. Shengelia ve Strelnieks yerine ayakları daha hızlı uzunları tercih eden Itoudis’in amacı ritmini bulan Nando De Colo’nun karşısında kalarak Fenerbahçe kısalarına çözüm üretmekti.

Fenerbahçe adına bir diğer pozitif gelişmeyse Nando De Colo olmadan da maç kazanabilecek meziyette bir ekip oluşturulduğunu görmek oldu. Sezon öncesi dış atıcı eksikliğinin tedirginlik yaratmasına karşın dış şutu soru işareti olan Lorenzo Brown getirilince acabalar havalarda uçuştu. Fakat maç topunu şanssız şekilde kaçırsa dahi Lorenzo Brown’un De Colo’nun yokluğunda bu takıma liderlik yapabileceğini, sorumluluk alabileceğini görmüş olduk.

Sarı-lacivertlilerin Turkish Airlines EuroLeague çift maç haftasında sıradaki rakibi Cuma günü Bayern Münih. Bir kez daha Ülker Spor ve Etkinlik Salonunda mücadele edecek temsilcimizin mutlak parolası galibiyet olacak.

Exit mobile version