EuroBasket 2017’ye hazırlanan Milli Takımımızda, uzun rotasyonunda yaşanan büyük sıkıntılar göze çarpıyor. Gerek rotasyonun darlığı gerek bu rotasyonun kalite ve tecrübe eksikliği turnuvadaki şansımıza negatif yönde doğrudan etki edecek hadiselerden. Tüm bu olumsuzluklar yetmezmiş gibi bir de Ersan İlyasova, bu yaz Milli Takım kadrosunda yer almayacağını açıkladı. Son günlerde gündemi fazlasıyla meşgul eden Ersan sorunsalına kısaca göz atalım.
Başarılı oyuncu, bu yaz Milli Takıma katılamayacağını gerekçeleriyle birlikte açıkladı ancak bu gerekçelerin ne kadarı kabul edilebilir cinsten? Fiziksel ve psikolojik yorgunluk, Milli Takımlara katılmama konusunda asla geçerli bir sebep olarak görülemez. Ciddi bir sorununuz yoksa (sakatlık ve özel hayatınıza etki eden çeşitli gelişmeler); Milli Takım davetini geri çevirmemek icap eder. Zira profesyonel bir sporcunun ulaşabileceği en yüksek mertebe Milli Takımlar düzeyidir. Ek olarak; bu sporcuların kariyerleri boyunca kazanabileceği en büyük başarılar da yine Milli Takım forması altında başarılanlardır. Milli Takımda bulunmanın gururu, başka bir şeye değişilemez. Bu yalnızca Türkiye için değil, tüm dünya ülkeleri açısından da böyle kabul görür. Ersan’ın verdiği bu kararın ardında yatan tek bir sebep var o da NBA kariyeri hakkındaki endişeleri. Minimum kontratla mücadele edeceği bir sezon öncesi sakatlanma riskini göze almak istemedi. Hem fiziksel hem de mental olarak çok yorucu bir sezon geçirdiği ise tartışılmaz bir realite (sezon içerisinde çok takas oldu ve her gittiği yerde kendisini kabul ettirebilmek adına daha yüksek seviyede mücadele verdi) ancak turnuvada yer alacak diğer oyuncular da buna benzer zorlu yollardan geçmedi mi? Ersan, tüm sezon boyunca yıpranırken; diğer tüm oyuncular sezon boyunca dinlendi mi? Şikayetlerini dile getirseler dahi (Kalinic’in açıklamaları hala aklıllardadır) hemen hemen tüm oyuncular Milli Takımlarının kampına katıldı. Ersan İlyasova, tüm bu gelişmeleri doğru bir şekilde tartacak zekaya ve olgunluğa da sahip ancak kendisi adına iyi ve kabul edilebilir bir karar aldığını düşünürken; yokluğuyla Milli Takımımıza vereceği büyük zararın da farkında değil.
Gelmemesi Daha Hayırlı
Sonuna kadar eleştirilebilecek bir seçim yaptı Ersan ancak gösterilecek tepkiyi de iyi ayarlamak ve kontrol edebilmek şart. Oyuncuyu ihanetle suçlamanın da ne kadar yersiz ve gereksiz olduğunu eklemek isterim. Sonuçta; uzun yıllar boyunca Milli Takıma layıkıyla hizmet etmiş ve büyük katkılarda bulunmuş bir oyuncudan bahsettiğimizi unutmayalım. Verdiği karar yanlış olabilir ancak tüm yaptıkları da bir çırpıda silinmemelidir. Geçtiğimiz günlerde, İtalya-Hollanda maçında, rakibine yumruk atarak sağ elini yani şut elini kıran Gallinari’yi hatırlayalım. Bu sakatlığı nedeniyle EuroBasket’i kaçıracak. Bir hazırlık maçı olmasına rağmen yapılmış büyük bir sorumsuzluk örneğiydi ve bu hareket hem takım arkadaşlarına hem de ülkesine karşı yaptığı büyük bir ihanetti. İşte ihanet budur. Takım içi huzuru bozmaktır, arkadaşlarını yalnız bırakmaktır, koçunun güvenine itaatsizliktir, ülkesindeki tüm insanların umutlarına büyük bir saygısızlıktır. Ersan İlyasova’nın bu kararını kabul etmiyorum ancak oyuncu kafa olarak kendisini EuroBasket’e ve Milli Takımımıza hazırlayamayacaksa da; gelmemesinin daha hayırlı olduğunu düşünüyorum.
BORA BURÇ BİLBAN
Gallinari konusunda biraz haksızlık etmemiş misiniz? O da bir anlık sinirle hareket etti ve sonucun böyle olacağını düşünmemiştir eminim. Ersan İlyasova’yı milli takım formasıyla izlemek isterdik tabi ki, hele de bu kadar çok ihityacımız varken 🙁