NBA’de ‘çantayı adım ve gidiyorum’ kafasında olan çok fazla oyuncu var aslında. Bu ürettiğimiz deyimin asıl anlamı kontratı aldıktan sonra hiçbir şey yapmayanlar, zarara dönüşenler veya takımını dolandıranlar için kullanılıyor. Gelin sizlerle bu sözleşmeleri değerlendirirken bizlere kolaylık olsun diye 3 unsur sayalım.
1- Kariyerini geç bir şekilde yükselip, para alanları saymıyoruz mesela Gary Payton II.
2- Kariyerinde çok iyi bir şekilde başlamış, kontrat sonrası düşen oyuncuları konuşuyoruz. (Chandler Parsons)
3- Kontratı aldıktan sonra biraz oyunu düşen veya aynı seviyede kalan değil, direkt düşüş yaşayanlardan bahsediyoruz. (Hassan Whiteside & Dion Waiters)
4- Kontrat yılında ÇOK iyi bir oyun sergileyen oyunculardan bahsediyoruz.
#5 2004-2005 Jerome James (Knicks ile $30M/5 Yıllık)
Baktığınızda para hiçbir şey değil gibi duruyor fakat önemli olan paranın miktarı değil, oyuncunun bunu elde ediş biçimi. Çok komik bir şekilde Jerome doğru düzgün hiç süre bulamazken düzenli olarak 5 sayı, 3-4 rebaund alan bir oyuncuydu taa ki 2005 play-offlarına kadar. 2005 play-offlarında bir anda mucize gerçekleşir; dakikalarını ikiye katlamasıyla başlayan süreç, Kings’e karşı 17.2 sayı, 9.4 rebaund aldı ve bunları %58 gibi bir yüzde ile gerçekleştirdi. Spurs eşleşmesinde de Tim Duncan’ı savunan Jerome, çok iyi bir iş çıkardı ve bir sonraki sezon Knicks’ten kontratı kaptı… Sonrasında Knicks keşke vermeseydim dedi ve 5 yıl boyunca bir daha 4 sayı üretemeyen bir oyuncuyu elinde bulundurmuş oldu. Son sezonunda bir de sakatlanmasıyla beraber bir daha hiç kontrat elde edemedi.
#4 2004-2005 Bobby Simmons ($47M/5 Yıllık)
Kariyerinin başında felaket kötü oyuncu olan Bobby kardeşimiz, bizim PTT 1.ligde top koştursa daha iyi diyeceğiniz türde bir oyuncuydu. 3’lükleri vasat altı olan oyuncu, %0.500 TS’nin alında şut atıyordu ve süre bile alamıyordu. 2005 yılında sanki perili bir lamba bulmuş ve dileğini dilemişçesine 16.4 sayı, 2.7 asist, 5.9 rebaund, 1.4 top çalma ile oynadı. Bu sezon öyle bir mucizeydi ki kariyerinin ikinci yılında deli bir yükselişe geçen Dwayne Wade’den 4 kat daha fazla oy almış ve ‘En Çok Gelişim Gösteren Oyuncu’ ödülünü almıştı. Şimdi bana soracaksınız, “Ne oldu?” işte burasını kimse bilmiyor… Bir anda oyuncunun kariyeri düşüşe geçti ve sonraki sezon hariç bir daha asla 8 sayı ortalamasının üstüne çıkamadı. Üstüne bir yıl daha sakatlık ile sezonu kapatınca, 31 yaşında basketbola veda etti. Demek ki lambadan cin de çıkarsanız, bir yere kadarmış…
#3 2019-2020 Davis Bertans ($80M/5 Yıllık)
Washington ile tekrardan sözleşme imzalayan Bertans’ın son halini belkide hepimiz izliyoruzdur. Gözümüzün önünde gerçekleşen bu olay için herkes bir ara şoktaydı. İlk 3 sezonunda çok şutör gibi duran Bertans, 4. yılına girdiğinde her işi yapmaya başlamıştı. 15.4 sayı mı desek, blokları mı desek, rebaundlar mı desek… elinden her şey geliyordu. O sezonun nasıl geçtiğine bakarsak, 3’lük çizgisinden %42.4 ile şut atıyor, ligin en iyi 6. isabetli oyuncusu oluyordu. Bertans maç başına +8 3’lük deneyerek ve bunları +%40 ile atarak bir tarihe imza atıyordu. Bütün NBA tarihinde Bertans kadar verimli olan oyuncu 3 taneydi. Klay Thompson (2015-2016), Duncan Robinson (2019-2020) ve Stephen Curry (3 kez) ile sınırlıydı. Bütün NBA tarihinde onun kadar iyi şut atan başka bir oyuncu yoktu. Sözleşmeyi aldıktan sonra ciddi bir şekilde düşüş yaşadı ve sonrasında Mavs’e takaslandı. Oyuncunun esamesi okunmazken, arada sırada bir parladı ve çok hızlı şekilde geri düştü.
#2 2003-2004 Erick Dampier ($73M/ 7 Yıl)
Sık sık sakatlanan Dampier aslında ilk başladığında olağanüstü bir uzundu. Çemberi koruyabilen ve etrafı iyi gören bir uzun olmasının yanında rebaund da alabiliyordu. İkinci yılında çok ciddi bir parlama yaptı 11.8 sayı ortalaması tutturmuştu ve verimlilikleri de iyiydi fakat temel problemi sakatlanmasıydı. İlk sezonunda 72, ikinci sezonunda 82, üçüncü sezonunda 50, dördüncü sezonunda 21, beşinci sezonunda 43… yani anlayacağınız hiçbir zaman güven veren bir oyuncu olamadı. İlk 7 yılda o kadar fazla sakatlanıyordu ki formunu bile bulamıyordu. Sadece 1 sezonu +%45’in üzerinde atarken diğer 4 sezon da -%40’ın altına düşmüştü. Kontrat yılına geldiğinde bir daha parlama yaptı ve 12.3 sayı ortalaması, 2 blok, 12 rebaund aldı. Bunları yaparken %53 ile atıyor olması da herkesi şoke etti. Bir anda Golden State rotasyonda bile meeh dediği oyuncuyu parlatmış, üzerine de 74 maçın hepsini ilk 5 başlatmıştı. Artık tamam bu oyuncu kendini buldu dediler ve uzun süren bir anlaşma imzaladılar. Keşke her şey göründüğü kadar basit olsa da hızlı koşan atın pisliği de hızlı düşermiş… Bir daha asla çift haneli sayılar ve rebaund’lar göremediği gibi blok bile atamaz hale gelmişti. Bir uzunun yapabildiği hiçbir şey yapamıyordu ve sonlara geldiğinde Ben Simmons’ın şu anki hali gibi şut atmaktan bile korkar hale gelmişti. Kendisi her ne kadar Batı’nın 2. en iyi pivotu olduğunu söylese de Shaq onunla çok güzel dalga geçerdi. Ne zaman kötü oynasa bu şekilde dalga geçerdi.
“Orada Erick Dampier gibi oynadım.”
Shaq
#1 2004-2005 Larry Hughes ($70M / 5 yıllık)
Ligin ilk sırasına geldiğimizde Hughes bizi karşılıyor. Kariyerinin başlarında Warriors ile biraz biraz kıpraşıyordu. 30 maçta +20 sayı ortalaması tutturdu fakat kariyerinin 7. yılına geldiğinde 3. takıma kadar düşmüştü. Rotasyonda bile fırsat bulamayan Hughes bu başarılara bir daha imza atamadı. Daha sonrasında Wizards ile birliktelik yaşayan Hughes tekrar parlamaya başlamıştı. Gilbert Arenas ve Antawn Jamison’un yanında 3. isim olarak yer alıyordu ve sayıları gayet iyiydi.
2005 yılına geldiğimizde kariyer yılını gerçekleştirdi. 22.6 sayı, 6.3 rebaund, 4.7 asist ve en önemlisi inanılmaz bir rakam olan 2.9 ile de top çalıyordu. %43 ile şut attığı bu sezonda maç başına 7.4 kere çizgiye geliyordu ve herkesi korkutuyordu. Hughes öyle bir oynuyordu ki takımı bir anda ligin en iyi savunmalarından birisi haline gelmişti.
Cavs ile anlaştığında LeBron James’in yanında oynayacak çok iyi bir robin gözü ile bakıldı. Herkesin Cavs adına umutları çok yüksekti fakat Hughes bunu gerçekleştirmeye yaklaşamadı. Geri kalan bütün yıllarda fiyasko bir sezon geçiren Hughes, bir daha +%41’in üzerine çıkamadı, ortalama 16 sayıyı bulamadı, top çalma rakamları da normal rakamlara dönüştü. Defansta herkesi kitleyen Hughes, artık bu seviyelere yakın bile değildi.
Cavs fanları o kadar sinirlenmişti ki artık http://heylarryhughespleasestoptakingsomanybadshots.com/ gibi siteler oluşturmuş, forumlarda dalga geçip, nefret söylemlerine girmişlerdi. Bu arada söylemeden edemem, Hughes daha sonrasında Jason Tatum’un da vaftiz babası oluyor.
Bonus olarak inceleyebileceğiniz başka kariyerler:
Charlie Villanueva, kariyerinde 11 sayı üretirken kontrat yılı 16 sayıya çıkar ve kontratı aldıktan hemen sonra 11’e geri düşer.
Dana Barros ve Mike James’i de listeye ekleyebiliriz.
Durumlara baktığımızda Westbrook ve John Wall’da listelere girebilirdi fakat onları belirli olaylardan dolayı almadım. Bazı kariyer projeksiyonları daha iyi yapılabilir ve hataların önüne geçilebilir.