Berbat denilebilecek bir 2013 Draftındayız. Seyirciler diğer draftlar kadar heyecanlı değiller. Takımlar ise hata yapmak için sıraya girmiş durumdalar. Bunu nereden çıkarttığımızı düşünen varsa seçimlere kısaca bir baksın lütfen: Bir numarada Anthony Benett var (yetmez mi ) Alex Len beş numarada, Noel altı, Zeller ise dört . Bu hataların yanı sıra The Greek Freak 15 numarada seçilmiş, Cj Mccolum onuncu sırada, Gobert yirmi yedi, Hardway yirmi dört, Steve Adams ise on iki numarada!
Buna rağmen bu draftta hala ümit var. Maryland çıkışlı, yetenekli genç Oladipo bir süper yıldız nüvesi taşıyor gibi görünüyor. Atletik ve yumuşak oyunu ile herkesin beğenisi kazanan Oladipo ikinci sırada Orlando Magic tarafından seçiliyor.
2013-2014 sezon kadrosu en az şu anki kadar evlere şenlik olan Magic’te fena süreler bulmasa da -3,4 verimlilik ile oynayan Oladipo sezonu 13,8 sayı ortalaması ile kapatıyor. Bu da maalesef bir draft iki numarası için çok iyi sayılmaz. Gerçi ilk sırada Benett olması hala tüm dikkatleri onun üzerinden çekmiş durumda.
Sonraki senelerde de kendisinden bekleneni bir türlü veremeyen genç yıldız adayı 2016 yılının yaz aylarında yanına yeni draft edilmiş Sabonis ve Ersan’ı da alarak OKC’nin yolunu tuttu. Buraya ‘’ yeniden başlasın ‘’ umudu ile gelmiş olan Oladipo ise bu sefer umutlarını bambaşka noktalara takılı bırakıyor.
2016 – 2017 sezonu birkaç şeyle hatırlanacak olsa ilk ikiye kesinlikle Westbrook’un inanılmaz istatistiklerini koyarız. – GSW’un play offlardaki domanasyonu ile beraber – Bu efsane tripple – double süslü sezon Oladipo’ya pek yaramamıştı. +/- hanesinde kariyerinde ilk kez pozitif kısımda yer alsa da – 2,3- çaylak sezonundan beri en düşük sayı ortalaması ile bitirdiği sezondu bu.
Sezon sonun bekleneni yine verememiş bir oyuncu olarak yanına yine Sabonis’i alarak Paul George karşılığında güzel kolej günlerini geçirdiği Indiana’nın yolunu tuttu. Bir draft 2 numarası olarak beşinci senesinde üçüncü takımıydı ve bu takımın bu sene ‘’ tanking ‘’ yapacağı konuşuluyordu. Ancak Oladipo’nun farklı planları vardı.
Sezona çok iyi giren Pacers bütün beklentileri aşan bir performans ile play offlara beşinci sıradan – karşılarında dördüncü sıradan gelen Lebron’u bulacak olsalar da – giriş yapıyor ve bunda Oladipo’nun gittikçe büyüyen oyununun katkısı çok büyük.
Peki bu süreçte Oladipo , süper yıldız olarak anılan Paul Geogre’u arattı mı ? Tek ve net cevap hayır. Oladipo, bu sene blok hariç – top kaybı dahil – tüm istatistiklerini kariyer ortalaması üzerine çıkardı. Maç başı artık 4 şut fazla kullanıyor ama bu 4 şut fazla ile 8 sayı fazla buluyor. Bir ribaunt fazla alıyor, iki kez fazla asist yapıyor bir kez de fazladan top çalıyor. Bunları takımın tam ihtiyacı olan sorumluluk alma işleri beraber yapıyor. Eli titremiyor, maç topunu alıyor ve hep ön planda olmaya çalışıyor.
+/- tablosunda kazandığı maçlarda +10, sezon ortalamasında ise +4,5 istatistiğini yakalayan Oladipo artık ‘’ smaç yarışmalarının sesi güzel oyuncusu ‘’ değil. Artık o Pacers’in birinci opsiyonu ve bir yıldız. Henüz 25 yaşında ve ilk all star tecrübesini de bu sene yaşayan oyuncu bir süper yıldız olma potansiyelini içinde taşıyor.
Bakalım all star gard play offlarda takımını nereye taşıyabilecek ? 2018-2019 sezonunda ne yapabilecek? Ayrıca kendisini bu kadar öven yazarı mahcup edecek mi ? Hepsi o yumuşak bileklerde artık.