Turkish Airlines EuroLeague takımlarını değerlendirdiğimiz yazı dizisinin sıradaki takımı, İtalyan temsilcisi Armani Milano.
Armani Milano’yu dört başlık altında değerlendireceğiz:
- Armani Milano geçen sezon neler yaptı?
- Armani Milano’nun yeni sezondaki rotasyon düzeni ve gelen-giden oyuncuları…
- Armani Milano’dan bu sezon ne beklemeliyiz?
- Ve Ettore Messina…
Armani Milano Geçen Sezon Neler Yaptı?
İtalyan ekibinin geçen sezon neler yaptığını değerlendirmek için Lega Basket Serie A ve EuroLeague performanslarını ayrı ayrı değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum. Çünkü “ligde başka Avrupa’da başka” bir Milano izledik.
Armani Milano geçen sezon İtalya Ligi’ne bir nevi “intikam” duygusuyla başladı. Bunun nedeni de; önceki sezonun play-off finalinde Virtus Bologna tarafından “süpürülmesiydi”. Bu yüzden mutlak şampiyonluk hedefiyle girdikleri ligin normal sezonunda 6 mağlubiyet alarak, play-off etabına Virtus Bologna’nın ardından 2. Sırada girdi. Yani olası Bologna-Milano finalinde saha avantajı Bologna’da olacaktı. Normal sezonun genelinde inişli-çıkışlı performans sergileyen, maçları genelde düşük skorla biten bir Milano izledik. Ancak play-off’ta bambaşka bir Milano izledik. Çeyrek finalde Reggio Emilia’yı ve yarı finalde Dinamo Sassari’yi 3-0’la geçen Armani Milano’nun finaldeki rakibi “ezeli rakibi” Virtus Bologna’ydı… Final serisi genel olarak; ilginç, savunmaların ön plana çıktığı ve mücadele dolu geçti. Ancak bu sefer şampiyon, 4-2’yle Armani Milano oldu. Serinin yıldızı ise, seri genelinde çok iyi performans sergileyen eski Fenerbahçe Beko’lu Gigi Datome’ydi.
EuroLeague’de ise beklentileri normal sezonda karşılayan ancak play-off çeyrek finalinde karşılamayan bir Milano takımı izledik. Milano ekibi sezon genelinde sakatlık sorunlarıyla boğuştu; bundan dolayı normal sezonda 4. Sırada yer aldı. Play-off’a 4. Sırada olmanın bir anlamda “cezasını” çeken Milano, çeyrek finalde temsilcimiz Anadolu Efes’le eşleşti. Anadolu Efes, play-off’a “underdog” yani favori olmayan takımdı (sıralama itibariyle); ancak Efes, Milano karşısında özellikle kadro kalitesinden ötürü favoriydi ve 3-1’lik seri sonucuyla rakibini eledi.
Armani Milano’nun Yeni Sezondaki Rotasyon Düzeni ve Gelen-Oyuncuları…
PG: Kevin Pangos (CSKA’dan geldi), Naz Mitrou-Long (Brescia’dan geldi), Tommasso Baldasso
SG: Billy Baron (Zenit’ten geldi), Devon Hall, Stefano Tonut (Venezia’dan geldi)
SF: Shavon Shields, Gigi Datome, Davide Alviti
PF: Nicolo Melli, Giampalo Ricci, Dinos Mitoglou
C: Brandon Davies (Barcelona’dan geldi), Kyle Hines, Paul Biligha
Başantrenör: Ettore Messina
Gidenler: Sergio Rodriguez-PG (Real Madrid’e gitti), Malcolm Delaney-SG (Guangdong Southern Tigers’a gitti), Troy Daniels-SG (serbest), Riccardo Moraschini-SF (Venezia’ya gitti), Trey Kell-PG (SE Melbourne’e gitti), Ben Bentil-C (Olympiakos’a gitti), Jerian Grant-G (Türk Telekom’a gitti), Kaleb Tarczewski-C (Gunma Crane Thunders’a gitti), Davide Moretti-PG (Pesaro’ya kiralık gitti)
Armani Milano’dan Bu Sezon Ne Beklemeliyiz?
Armani Milano gibi bir takımın EuroLeague’deki hedefi her zaman final-four olmalıdır. Ancak bu sezon için “gerçekçi” hedefinin play-off olması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü, hem rakipler güçlendi hem de Milano ekibi kısa pozisyonunda güç kaybetti. Sergio Rodriguez ve Malcolm Delaney, oyunun özellikle hücum kısmında “sorun çözen” oyunculardı.
Pangos transferini çok riskli buluyorum, çünkü hem Cleveland’da hem de CSKA’da çok fazla forma şansı bulamadı. Ancak şunu da belirtmeliyim ki, fiziksel olarak güçlenen bir Pangos, EuroLeague’de büyük iş yapar. Billy Baron ise, EuroLeague’in keskin şutörleri arasında yer alıyor ve bu performansını Milano ekibinde de sergilerse, takımın skor yünü çekebilir. Ancak savunması çok zayıf. Naz Mitrou-Long’un ise özellikle ligde daha fazla süre bulacağını düşünüyorum. Brandon Davies transferinin ise Milano’ya büyük güç katacağını düşünüyorum. Milano’nun pivot rotasyonu gerçekten çok güçlendi.
Ve Ettore Messina…
Avrupa basketbolunun yetiştirdiği en önemli başantrenörlerden biri olan Ettore Messina’ya bu sezon EuroLeague’de büyük görev düşüyor. Bakalım Messina, hayalkırıklığıyla geçen sezonun ardından takımını final-four’a taşıyabilecek mi?
