Anadolu Efes – Barcelona: 64 – 74
Temsilcimiz Anadolu Efes, Euroleague’e sezonun en çok merak edilen takımı olan Barcelona karşılaşması ile başladı. Maçta temsilcimiz ilk yarıyı 26-37’lik skorla geride kapattı. 3. çeyreğe girildiğinde Anadolu Efes’in oyuna ağırlığını koyduğunu görsek bile Barcelona buna 4.çeyrekte izin vermeyerek maçı 64-74 kazandı. Temsilcimize ilk maçında ilk yenilgisini tattırdı.
Maçın istatistiklerine baktığımızda temsilcimiz Anadolu Efes’in ikilik atma konusunda Barcelona’nın 24/71 saha içi isabet (%33.8) ile gerisinde kaldığını görüyoruz. Nitekim, rakibimizin 29/64 isabet ve %45.3 istatistik ile önde olduğunu görüyoruz. Maçın en dikkat çeken yanı ise ribaund konusunda rakibimizin 44 ribaund alarak maçı önümüzde kapatmasıydı. Efes ise maçı 37 ribaund ile tamamladı. Her iki takımın da yayın gerisinden yüzdeli üçlük atan ve boyalı alanda etkili olan oyunculara sahip olduğunu da hesaba kattığımızda, ribaundların bu maçı kaybetmemizde ne derece kilit öneme sahip olduğunu kavrayabiliriz.
Panathinaikos – Anadolu Efes: 86 – 70
Temsilcimizin kaybettiği ikinci maçı olan OAKA’daki Panathinaikos maçı ise 86-70‘lık skorla bitti. Takımımızda Shane Larkin; 28 sayı, 3 asist ve 3 ribaund ile en ön plana çıkarken Panathinaikos’ta ise Nick Calathes; 11 sayı, 10 asist ve 2 ribaundluk double-double performansıyla öne çıktı.
Maçın geneline baktığımızda rakibimizin isabetli ikiliği 34/63 iken yüzdesel olarak ise %54.0 gibi iyi bir oran yakaladığını görüyoruz. Öte yandan temsilcimiz Anadolu Efes’in ise 26/66 ikilik ve %39.4 atış isabeti ile oynadığını görüyoruz. Panathinaikos, temsilcimiz karşısında 19 asist yaparak bu kulvarda önümüzde bulundu. Unutmamalıyız ki bu maçta N. Calathes, 19 asistten 10 tanesine imzasını atmıştı. Rakibimizin 39 ribaund alarak bizimle aynı ribaund sayısıyla maçı tamamladığını görüyoruz. Nitekim rakibimiz 9 hücum ribaundu alırken, biz 14 hücum ribaundu alarak maçı önlerinde tamamladık.
Ayrıca, kaybetmemizin belki de temel sebeplerinden birisi ise Vasilije Micic’in beklenilen katkıyı verememesiydi. Micic, maçı 6 sayı, 3 asist ve 2 ribaund ile tamamlayarak beklenilen etkiyi yaratamadı. Larkin-Micic ikilisinin aktif olduğu maçlarda, temsilcimizin neler yapabildiğini çok net gördük ve göreceğiz. Mühim olanın ise gününde olmayan bir oyuncumuzun yerini başka bir şekilde doldurabilmemizdir. Temsilcimizin en güzel yanlarından birisi ise ekstra katkı gösteren bir oyuncuyu bulabilmesidir. Sezonun diğer maçlarında bu durumun gerçekleşmesi halinde, o oyuncuyu bulacağımıza ve o takım potansiyeline sahip olduğumuza inancımız tamdır. Bu duruma örnek vermek gerekirse Sertaç Şanlı ve Krunoslav Simon’un son zamanlarda oynadıkları maçlardaki performanslarını söylemek yeterli olacaktır.
Anadolu Efes – CSKA Moskova: 80 – 81
Üçüncü yenilgimizi aldığımız CSKA Moskova maçında ise en göze batan sorunumuz, ribaundlarda hakimiyeti rakibimize kaptırmış olmamızdı. Ayrıca rakibimiz 7 blok yaparken biz ise hiç blok yapamayarak, bu alanda gereken cevabı maalesef ki veremedik. Rakibimiz toplamda 38 ribaund alarak bu alanda aldığımız 28 ribaund ile bizi geçmiş bulunmakta. Fakat rakibimizden tam 11 kez top çalarak onlara zor anlar yaşattığımızı da eklememiz gerekli.
Atış istatistiklerine bakacak olursak, temsilcimizin yayın gerisinden bulduğu 12/24 FG ve %50.0 atış oranı ile maçı tamamladığını görüyoruz. Rakibimizin ise bu alanda 9/25 FG ve %36 atış oranı ile maçı bizim gerimizde kapattığını görüyoruz. CSKA Moskova, bulduğu 31/61 ikilik ile maçı 1 sayı farkla 80-81 kazanabildi. Temsilcimiz ise 29/65 ikilik isabetiyle potaya gitme konusunda bir tık daha istekli olduğunu söyleyebiliriz.
CSKA Moskova’da Mike James, yeteneklerini cömertçe sergilemekten kaçınmadı ve maçı 28 sayı, 4 asist ve 6 ribaund ile tamamlayarak takımının kazanmasındaki başrolü kimseye kaptırmadı. Temsilcimizde Shane Larkin 18 sayı, 4 asist ile Krunoslav Simon ise 21 sayı, 1 asist ve 5 ribaund ile öne çıktı ancak bu maçta Vasilije Micic istenilen performansını maalesef ki gösteremedi. Micic maçı 2 sayı, 3 asist ve 2 ribaund ile tamamladı.
Bu yenilgilere baktığımızda dikkatimizi çeken en önemli şeyin ribaundlardaki üstünlüğün rakiplerimizde olduğu veya başa baş olduğudur. Temsilcimiz Anadolu Efes’in ribaundlarda üstünlük sağladığı maçlarda yenilmesinin pek kolay olmadığını görebiliyoruz. Nitekim bu durum dış atıcıların, atış yüzdesinin iyi olmak zorunda olduğu gerçeğini de beraberinde getiriyor.
Kağan Gök