THY Euroleague’nin ilk haftasında Anadolu Efes, deplasmanda Bayern Münih’i 71-90 mağlup etti.
Efes, maçın 2. periyodundan itibaren oyunu kontrolü altında tuttu ve rahat bir galibiyete uzandı. Açıkçası; bu maçın özelinde konuşulabilecek pek az durum olduğundan, gelecek maçlar adına takımla ilgili öngörülerimi, bu maçtaki izlenimlerime dayanarak aktarmaya çalışacağım.
Öncelikle; Beaubois-Larkin ikilisi, yan yana parkede bulunmamalı. Bu ikili aynı anda parkedeyken Efes’in top kayıpları artmaya başlıyor ve ön alan savunmasında da direnç azalıyor. Sertlik seviyesi yüksek maçlarda, çok daha güçlü ve tecrübeli takımların, bu defoları verimli kullanacağını ve Anadolu Efes’e üstünlük sağlayacaklarını öngörmek, pek yanlış bir tahmin olmayacaktır. Bunun yanında; Beaubois-Larkin ikilisinin yarı saha hücumundaki etkinliğinin neredeyse hiç olmadığını da eklemek gerek. Bu oyuncuları kenardan destekleyen isimlerse Simon ve Micic gibi çok farklı oyun karakterlerine sahip oyuncular. Simon-Micic ikilisi parkedeyken de hücumdaki statiklik, durağanlık, yarı saha basketbolunun ön plana alınması ve transition hücumunun kıymetinin azalması, dikkat çeken diğer unsurlar. Kısa rotasyonundaki bu farklılık, takımın geri kalan bölgelerindeki oyuncuların kullanımını doğrudan etkileyecek gibi görünüyor. Örneğin; Beaubois-Larkin ikilisi parkedeyken, uzun rotasyonunda Dunston-Moerman, Simon-Micic ikilisi parkedeyken de uzun rotasyonunda Pleiss-Motum ikilisini tercih etmek, en mantıklı çözüm gibi duruyor. Bu noktada Anderson’un Efes adına ne kadar değerli bir parça olabileceği gerçeği ortaya çıkıyor. Her türlü tempoya ve oyun düzenine ayak uydurabilecek bir oyuncu Anderson. Onun bu oyun esnekliği, takımda adeta bir ‘tutkal’ işlevi görecektir. Ek olarak; her sezon olduğu gibi bu sezonda takımdaki x faktör kaptan Doğuş Balbay olacak. İstatistik kağıdının her alanını doldurmayı başarabilen Doğuş’un, rakipler tarafından hesaplanmamış sürpriz katkıları ve parkeye getirdiği enerjinin takıma sirayet etmesi, Anadolu Efes adına sezonun başarı çıtasını belirleyecek önemli unsurlardan olacaktır.
Anadolu Efes, 9 yeni transferiyle birlikte oyun karakterini bulmaya çalışan bir takım görüntüsünde ancak oyun karakterleri bu denli farklı olan oyuncularla belli alışkanlıkları yakalamak ziyadesiyle zor olacaktır. Ergin Ataman’ın bu riskin farkında olduğunu ve kendisini her iki farklı oyun yapısına da hazırladığını düşünüyorum.
Rakibin içerisinde bulunduğu durumdan da bahsetmek şart. Anadolu Efes’in güçlü görüntüsü, bizleri yanıltmamalı. Bayern, Euroleague’nin en zayıf 2-3 takımından birisi görünümünde ve parkede yapabilecekleri oldukça sınırlı. Skor hacmi fazlasıyla dar bir takım Bayern ve atletizm seviyesi de ligin dibinde. Koponen’in çılgınca atarak skor üreteceği ya da Dedovic’in izolasyonlarıyla takımı oyunda tutacağı günlere muhtaçlar. Yani, onların tüm maç kazanma şansı, günlük performanslarla sınırlanmış durumda. Sırp oyun kurucu Jovic’den bahsetmiyorum bile. Zira geçmişte kendisi, Avrupa’nın en değerli oyun kurucularından birisi olan Calathes’e benzetilmekteydi. Aynı vasatlıkta dış şutu var ama ya Calathes’in diğer tüm iyi özellikleri, onlardan ne haber…
Bora Burç Bilban
