Galatasaray Odeabank’ın yeni kaptanı Göksenin Köksal, GSTV’de yayınlanan Time Out programına konuk oldu. Göksenin hedeflerini, oyun tarzını ve Galatasaray sevgisini anlattı.
“Küçüklükten beri Galatasaray’ın kaptanı olmak istediğimi söylüyordum; bu da bu sene nasip oldu. Benim için çok inanılmaz bir duygu. Sonuçta Galatasaray altyapısından çıktım. Bu kulübün bir parçası olmaktan dolayı çok büyük mutluluk duyuyorum. Bana verdikleri destekten dolayı Galatasaray taraftarına çok teşekkür ediyorum. Altyapıdan ilk çıktığım zamanlarda çok fazla süre almıyordum; o dönemlerde taraftarımız bana ‘Galatasaray’ın çocuğu’ diyerek hep yardımcı oldu. Oynamadığım maçlarda desteklerini hiç esirgemediler. Her zaman daha fazla destek verdiler.
Galatasaray taraftarının önünde ligde ve Avrupa’da birçok maç oynadım. Ben de onlardan birisi olduğum için sayı atmak, savunma yapmak, o azimle onları maça sokabilmek çok önemli bir şey. Ben de bunu başarabildiğimi düşünüyorum. Türkiye’de basketbol, futbol gibi ön planda olan bir spor değil ancak herhangi bir Galatasaraylıya bizim maçlara geldiği zaman ‘Göksenin’ diye birini sorsanız ‘Saha içinde bizimle beraber savaşıyor’ diyeceğini düşünüyorum. Bu çok önemli. Ama bu tabii ki içten gelen bir şey. Bu, gerçekten Galatasaraylılığı hissetmekle alakalı bir şey.
Abdi İpekçi’de çok büyük zaferlerimiz var; oranın yeri apayrı. 10-15 sene sonra oradaki geçmiş maçları izlediğimiz zaman belki de hüzünleneceğiz. Ama futbolda da Ali Sami Yen Stadyumu yıkıldığı zaman yeni stadımıza geldik. İnşallah biz de kendi salonumuzda oynarız. Geçici bir süre Sinan Erdem Spor Salonu’nu kullanacağız. Orada daha önce de oynadım. Abdi İpekçi’de yaşadığımız zaferleri Sinan Erdem’de taraftarımıza hediye etmemiz lazım. İpekçi’de Eurocup şampiyonu olduk. Bu sene yeniden oradayız. Bunu başarmak bizim elimizde.”
Geçen sezon Ergin Ağabey ile beraber bireysel olarak güzel bir sezon geçirdim. Ancak sporda dün diye bir şey yok. Bununla yetinmemeniz lazım. Her sezon daha iyi olmam gerektiğini biliyorum. Şampiyon olduğumuz Eurocup’taki sezonumuzda skorer kimliğimi öne çıkarabildiğim birçok maç oldu. Ancak yabancı sayısı çok fazla olduğu için her maç çok sayı atamayabiliyorsunuz.
Galatasaray’da senelerce savunmacı kimliğimle ön plandaydım. Hiçbir şekilde bundan ödün verme gibi bir düşüncem de yok. Erman Hoca’nın bana verdiği görevi en iyi şekilde yapmam lazım. Ben zaten savunmayla beslenen bir oyuncuyum. Skorer kimliğimi ondan sonra ön plana çıkartıyorum. Bu sene de inşallah kaptanlığın verdiği özgüvenle, camianın bana vermiş olduğu güvenle skorer yönümü de yeniden gösterebilme şansı bulabileceğim. Şu anda yeni bir takımız. Birçok yeni oyuncu geldi. Sayı atmaktan çok, takım olabilmek önemli. Bugün de takımla birlikte çalışmalara başlayacağım. Zaten yaz boyunca Florya’da takım kondisyonerimiz Semih Eroğlu ile birlikte bireysel idmanlarımı sürdürüyordum.
İstediğim çok şey var. Bunlar için çalışmam lazım. Takım kaptanlığı bu yıl nasip oldu, taraftara çok teşekkür ediyorum.Galatasaray ile Euroleague şampiyonu olmayı, bir gün Barcelona’da oynamayı ve milli takım kaptanı olmayı istiyorum.
Elimden geldiğince futbol takımımızı takip ediyorum. Şampiyonluğun en büyük adayıyız. Bu sene açık ara Galatasaray’ın şampiyon olacağını düşünüyorum. Yapılan transferlerle birlikte çok iyi bir takım kuruldu. Mümkün olduğunca da futbol maçlarımızı stadyumdan izliyorum.
Futbol takımımızda Bafetimbi Gomis’i çok beğenerek izliyorum. Benim gibi o da çok hırslı… Attığı gollerden sonra yaptığı sevinçleriyle taraftarı işin içine katabiliyor. Bir gün onunla karşılıklı oynamak isterim. Ben de iyi futbol oynarım. Küçükken forvet oynuyordum. Futbolcu olsam forvet oynamak isterdim ama muhtemelen beni defansa koyarlardı.” ifadelerini kullandı.