5- Derek Fisher
2004 yılına gidiyoruz. Batı Konferansı Yarı Finallerinde Los Angeles Lakers ile San Antonio Spurs karşı karşıya ve seride durum 2-2. 5. maçta saha avantajı Spurs ekibinde. Kazanan ekip seride öne geçip rahat bir konuma erişecekti.
Bol savunmalı, az sayılı geçen maçın son demlerinde iki takım da galibiyeti getirecek skoru arıyordu. Spurs, son hücumunu Tim Duncan üzerinden kullandı ve Duncan, Shaquille O’Neal’ın üzerinden çok zor bir Fadeaway Jumpshot atarak skoru 73-72 takımı lehine getirdi. San Antonio taraftarları ve oyuncuları, sevinç naraları atmaya başlamışlardı şimdiden. Maçı kazandıklarını düşünüyorlardı.
Maçın bitimine yalnızca 0.4 saniye kalmıştı. Phil Jackson, soğukkanlı bir şekilde maçtaki son molasını aldı ve oyuncularını savaş alanına gönderdi.
Gary Payton, sahanın kenarından topu oyuna sokuyordu. Pasını Fisher’a attı ve Fisher, hızlıca dönüp topu potaya doğru adeta fırlattı. Silahında kalmış son bir mermiydi sanki. Herşey bir anda olup bitivermişti. Bu son basket, tüm sahada adeta şok etkisi yaratmıştı. San Antonio’lu oyuncuların şaşkın bakışları, Phil Jackson’ın yüzündeki tatlı tebessüm ve Lakers oyuncularının sevinçle soyunma odalarına koşmaları. Bu sonuçla beraber Lakers, seride 3-2 öne geçerek avantajı yakaladı.
4- Robert Horry
Yine Lakers, fakat bu sefer 2002 senesi Batı Konferansı Finali. Karşılarında formunun zirvesinde, o zamanların en korkutucu takımlarından Sacramento Kings. Webber, Divac, Christie, Bibby gibi çok değerli oyunculara sahiplerdi. Ve takibi Milli gururumuz Hidayet Türkoğlu’da takımın önemli bir parçasıydı.
Seride durum 2-1 Kings lehine. Eğer kazanırlarsa, seride 3-1 öne geçerek Lakers’ın işini epey zorlaştıracaklardı. Maç, Lakers adına feci şekilde başlamıştı. Maçın ilk yarısına 14 sayı geride girmişlerdi. 3.çeyrekte farkı 7’ye kadar indirdiler. Son çeyrekte silkelenip kendine gelen Los Angeles ekibi, galibiyeti aramaya başlamıştı artık.
Maçın bitimine son 11 saniye kala top Kings’te iken Lakers, Divac’a faul yaptı ve onu çizgiye gönderdi. Divac, atışlardan birini kaçırınca Lakers’ın eline harika bir galibiyet şansı geçti. Top, her zaman olduğu gibi Kobe Bryant’ın ellerindeydi. İçeri penetre edip floater bıraktı fakat isabetli olmadı. Ardından pota altında Shaq topu tiplemeyi denedi ve yine isabetli olmadı. Divac, topu tam da Robert Horry’nin eline doğru tipledi ve tüm sahayı ayağa kaldıran o müthiş üçlük, Horry’nin ellerinden geldi. Namı diğer “Big Shot Rob”.
3- Kobe Bryant
Black Mamba’sız olmazdı bu liste. 2006 yılına gidiyoruz bu sefer. Batı Konferansı ilk Round’u. Lakers, bu sefer de normal sezonu 61-21 ile birinci bitirmiş, adeta makine gibi top oynayan Nash’li ve Amare’li Suns’a karşı. Seride 2-1 Lakers üstünlüğü var ve kazanırlarsa seriye egemen olacaklar.
Son çeyrekte 90-88 Suns üstünlüğü var ve son hücum sırası da onlarda. 7 saniye kala pası alan Steve Nash, arkasından adeta hayalet avcısı gibi gelen Smush Parker’ı farketmedi ve Parker, topu çalarak pasını Devean George’a attı, George’da hızlıca topu Kobe’nin ellerine teslim etti ve Kobe’den skoru eşitleyen son saniye basketi geldi. Lakers, kalesi Staples Center’ı canı pahasına savunmaya niyetliydi.
Uzatmalarda iki takım da göze göz, dişe diş mücadeleyi sürdürdü. Son 15 saniye ve Suns 98-95 önde. Lakers, Lamar Odom’la kenardan topu oyuna soktu. Pası alan Kobe, rakibinin üzerine giderek pota altından sayıyı buldu ve farkı 1’e indirdi. Lakers’dan Suns hücumuna savunma geldi ki paylaşılamayan top kararı çıktı. Luke Walton, hava topunu Kobe’ye doğru tipledi. Black Mamba’nın bitirici saldırısını yapma vakti gelmişti artık. iki savunmacının üstünden şutunu attı ve tüm sahayı sevince boğdu. Maçı da 24 sayı ve 8 asist ile tamamladı.
2- Michael Jordan vs. Cavs
Zaman olarak biraz daha gerilere, 80’lerin sonuna gidiyoruz. Michael Jordan’lı Chicago Bulls, dönemin önde gelen takımlarından Cleveland Cavaliers karşısında. Seride 2-2 eşitlik var.
Maçta 99-98 Bulls üstünlüğü var ve artık maçın son saniyeleri. Topu kenardan oyuna sokan isim Cleveland’dan Craig Ehlo. Harika bir verkaç yaparak içeri devrildi ve takımını öne geçiren basketi buldu. Bulls’un maçı çevirmek için son 3 saniyesi kaldı. Kenardan Brad Sellers, Bulls adına topu oyuna sokan oyuncu. Topu bir an önce Jordan’a ulaştırmak istiyor ve amacına da ulaşıyor. 2 saniye kala Jordan, hızlıca süzülüp Ehlo’nun üzerinden havada asılı kalarak harika bir şut atıyor ve Cavs taraftarlarının hevesini kursağında bırakıyor.
1- Michael Jordan vs. Jazz
Son durağımız 1998, efsanevi Chicago Bulls takımının parkelerde son kez dans ettiği sene. İşin içinde Michael Jordan varsa eğer bu dans, kusursuz bir şekilde bitmeliydi.
Bu sefer bir Final serisindeyiz. Bulls’un karşısında son yıllardaki en dişli rakibi, Malone ve Stockton’lı Utah Jazz var. Seride durum 3-2. Son 25 saniye ve top Karl Malone’un ellerinde. Boyalı alanda ikili sıkıştırmayla topu Jordan’a kaybetti. Soğukkanlı bir şekilde yarı sahayı geçen Jordan, maçın bitimine 5 saniye kala Bryon Russell’ı pazara gönderip tertemiz bir jumpshot atarak Bulls’a 6. şampiyonluğunu kazandırdı. Aynı zamanda bu basket, Bulls kariyerinde attığı son basket olarak tarihe geçti.
