Günümüzde NBA’in en iyi takımı şüphesiz GSW. Bu durum insanların hoşuna gitmese de gerçekçi olarak baktığımızda durum bundan ibaret. Onları bu kadar iyi yapan şeylerin başında Curry’e dayalı olan oyun sistemleri geliyor.
Steph Curry’nin şut tehdidi sayesinde içeride yahut dışarıda buldukları boşluklar sayesinde çok rahat ve verimli bir basketbol ortaya koyuyorlar. Curry şu anda NBA’in en iyi şutörü. Hatta belki de tüm zamanların. 2 normal sezon MVP’si olmuş Curry insanların genel yargısı üzerine bunu sadece şutuyla mı başardı? Tabii herkesin düşüncesi bu yönde değil ama sevmeyenleri çok olduğu için insanlara biraz böyle lanse ediliyor bu durum. 2015-2016 sezonundaki MVP’liği tarihte görülen en destansı normal sezon performanslarından biri olarak görülüyor. Genel olarak insanların yargılarının tersine, bunun sadece şutla olmayacağı açık ve net aslında. Bu yazıda Curry’nin ihmal edilen diğer yönlerini ve diğer tehditlerini inceleyeceğiz.
Boyalı Alan Bitiriciliği
Basketbolda kendi şutunu yaratabilen oyuncuların çok büyük bir artısı vardır. Triple Threat denilen durumu çok iyi uygulayabilirler. Şut, pas, ve içeriye yüklenmek gibi 3 tane oyun birden olası hala gelir. Genelde insan üstü şutlar atan Curry, içeri drive özelliğini, yargıların aksine fazlasıyla kullanıyor. Hatta öyle ki MVP olduğu sezon istatistik kağıdına baktığımızda, tüm oyuncular için yapılan sıralamada boyalı alan bitiriş yüzdesinde, ilk onda olduğunu görmemiz bizi biraz şaşırtabilir. Geçen sezonun ortalarında yapılmış bir istatistik tablosunda(ESPN) da çok farkı bir durum görmüyoruz. Tabloda, Curry bu istatistiği yaparken, örneğin Durant’ten yarım deneme gerideyken, Aldridge ve Deandre Jordan ile hemen hemen aynı deneme sayıları bulunuyor. 6.4 boyalı alan denemesinde %60 ile isabet buluyor ki bu bir gard için mükemmel bir rakam. Sezonun geri kalanında da bu özelliği ile yine lig genelinde ilk 15’te, gardlar arasında da yüzde olarak ilk 5’te ligi tamamlamış. Çok iyi bir boyalı alan bitiricisi olduğunu fark etmemiz için ne kadar denediğine ve ne yüzdeyle isabet bulduğuna bakmamız yetiyor. Çağımızda bunları bulmak gerçekten çok basit ve herkes bunlara erşebiliyor.
Top Kontrolü
Curry’nin bu kadar kolay şut atmasında ve savunmayı yarmasındaki en büyük etkenlerden biri, ellerine iyi seviyede hakim olması. Gerek savunmayı okuyup ona göre hızlı karar verip bunu uygulaması, gerek savunmacıyla gerekli boşluğu yaratıp şut atması bunun göstergeleri. Kendi şutunu yaratmasında top kontrolünün ne denli önemli olduğunu biliyoruz. Genelde gelip uzak mesafelerden üçlüğü atıyor gibi gözükse de, pozisyonları zorlayıp , birebir ile de bulduğu basket sayısı hatrı sayılır derecede fazla.
Dayanıklılık
Bu incecik adamda ne dayanıklılığı var demeyin. Curry’nin fiziği sizi yanıltmasın, kendisi özellikle savunmada zaman zaman yıpratıcı bir savunmacı haline dönüşüyor. Güçlü olmanın dışında dayanıklılığınız yüksekse belli bir kuvvet seviyeniz oluyor. Üstünden oynanan hücumlarda, genelde onu yıpratmak için fiziksel oyunları tercih ettikleri geçen seneki Rockets serisine bir kez daha bakarsanız, Curry’nin ayağının yere sağlam bastığını görebilirsiniz.
Saha Görüşü – Pas Yeteneği
Bu takımın ana top yönlendiricisi Green olsa da, Curry’nin top elindeyken, alan paylaşımını iyi yapan arkadaşlarını, ne kadar iyi beslediği ortada. Durant gelmeden önce ana skor kaynağı olan Curry’nin kendini göstermeye başladığından beri asist ortalamasının maç başına 6’nın altına düşmemesi de bunu kanıtlayan bir istatistik. Bir PG için gayet normal demeden önce GSW’un hücum sisteminde, ana atıcı ve takımın hücum yapısının omurgası olduğunu unutmayalım. Bütün bunları yaparken ve sistemin çarkını da döndürürken, cebine koyduğu asist rakamları gayet iyi seviyelerde.
Curry insanlarda şut algısını farklı bir noktaya getirdiği için diğer açılardan bakmakta zorlanmak gayet normal bir durum. Çok seveni olduğu gibi, bir o kadar da sevmeyeni olan Curry’nin yaptıkları her türlü saygıyı hak edecek cinsten.
