FIBA Windows’ta Bobby Dixon: “Oyunculara söz söyleme hakkı tanınmıyor. Onları temsil eden bir sendikaya ihtiyaç var.”
Fenerbahçe Doğuş’un oyun kurucularından Bobby Dixon (Ali Muhammed), önümüzdeki Dünya Kupası Elemeleri için Türkiye formasını bir kez daha İsveç ve Letonya karşısında giyecek.
Bu iki maç öncesi Medya Günü sırasında, Türkiye Milli Takımı’nın Amerikalı vatandaşı, “12 Dev Adam”a dönüşüyle ilgili duygularını anlatırken, teknik direktör Ufuk Sarica ile bir araya gelme konusunda ve Avrupadaki oyuncuları temsil eden bir sendika kurulması hakkında konuştu.
– Bobby Türkiye Milli Takımına geri döndün, peki İsveç ve Letonya ile yapılacak olan iki maç hakkında ne söylemek istersin?
“Milli takımına geri döndüğüm için heyecanlıyım. Kendi yeteneklerini göstermeye ve milli takımını temsil etmeye hazır olan bir grup adamımız var. Bence yaşın bir önemi yok, özellikle basketbolda. Oynayamaya ve savaşmaya hazırsanız o zaman yeteneklerinizi göstermeye de hazırsınız demektir.”
– Hepimiz Türkiye’yi çok sevdiğini biliyoruz. Hatta Fenerbahçe, EuroLeague Şampiyonu olduğunda bir Türk bayrağı bile açtın. Peki dünya şampiyonasında Türk milli takımının lideri olmak nasıl bir duygu?
“Bir Türk bayrağı açtım çünkü, bu ülkenin bana sunduğu fırsatlar için Türkiye’ye minnettarım. Bana Türkiye’yi temsil etme hakkı sundukları için onlara bir teşekkür borçluyum. Sadece bu ülkenin benim için yaptığı her şeyden dolayı minnettar olduğumu göstermek istedim. Bu tür (FIBA Dünya Kupası Elemeleri) turnuvalarda olmak her zaman iyidir. Bir ülkenin iyi bir temsilcisidir ve burada ne tür oyuncuların oynadığını gösterir.”
– Sezonun başlarında geçirmiş olduğun bir sakatlıktan kurtulduktan sonra gün geçtikçe daha da iyi oldun. O sürede nasıl hep pozitif kaldın?
“Şu an %100’üm. İyiyim. Ağrım, acım, hiçbir şeyim yok. Formdayım. Oynamaya hazırım. Bilirsin (ben) kullanılmaya hazırım. Ben pozitif bir adamım. Her zaman kendimden eminim. Yeteneklerimin ne olduğunu ve neler yapabilceğimi biliyorum. Düşsem de kalksam da hayatım boyunca pozitif olacağım.”
– 2015’te Türkiye Ligi’ni kazandığın Pınar Karşıyaka’daki zamanından bu yana ilk kez teknik direktör Ufuk Sarıca ile yeniden çalışacaksın. Onunla tekrar çalışmak nasıl bir duygu?
“O benim adamım, her zaman da benim adamım olarak kalacak. Yıllar boyunca birlikteydik, birlikte birçok kupa kazandık. Onunla yeniden birlikte olmak çok güzel. Onun için söyleyebileceğim negatif bir şey yok. Benim kitabımda o A+ bir insan.”
Türk milli takımına katılmak zorunda olduğun için Olimpia Milano karşısında oynayamayacaksın. Bu hafta EuroLeague’de Fenerbahçe’ye yardım edememen hakkında ne söyleyeceksin?
FIBA buna karar verdi. Bir oyuncu olarak ne diyebilirsiniz ki? İşte bu yüzden oyuncular bir dernek açmayı düşünüyor. Öylece belki bu soruna bir çözüm bulabiliriz. Ama dediğim gibi şu anda yapabileceğimiz bir şey yok. Sadece maçlara çıkıp herkesi mutlu edeceğiz.
– “Panouropean” oyuncu birliği fikrini destekliyor musun?
“Oyuncuların bu birliğe ihtiyacı var. Bir söz söyleme hakkımız olmalı. Şu anda öyle bir hakkımız yok yani… Başkaları bizim adımıza karar veriyor.”
– Scottie Wilbekin’e milli takımdaki yerinin verileceği söyleniyor. Bu durumda artık milli takım için oynayamayacaksın bu durum hakkında ne düşünüyorsun?
– “Bu benim kararım değil. Karar neyse o yapılır. Bunda yapabileceğim bir şey yok. Sadece kontrol edebildiğim şeyler hakkında endişeleniyorum. Kontrol edemediğim şeyler hakkında endişelenmiyorum.”
Çeviri: Ceren Engin
