80’li yılların sonu ve 90’lı yılların başları NBA’de Bad Boys dönemleri, Larry Bird, Magic Johnson gibi efsanelerin ise son dönemleri; aradan sıyrılan basketbol tarihinin belki de en iyisi olarak kabul edilen Michael Jordan fırtınasının başlangıç dönemleri. 90’lı yılların ortalarına gelirken üzerinde salaş kıyafetleri, bol pantolu, sarı botu ve elindeki en iyi dostu! basketbol topuyla bu oyunun tutkunu bir genç. Kendini ıspatlama derdine düşmüş ve inancı tam olan bir isim… İdolü Jordan, şampiyonluklar yaşarken,bir gün ona karşı oynamanın hayalini kurarak lisede harikalar yaratan ve tüm dikkatleri üzerine çeken çok yetenekli bir oyuncu. Kobe Bryant !
96 draftı öncesinde lise de fırtına gibi esen bu genç adam, liseden direk NBA’e geçiş yaparak 13.sıradan Charlotte tarafından draft edilmişti. Ardından LA Lakers takımına takas edildi. 96 yılında başlayan üstelik üniversite kariyeri olmadan; NBA rüyasını gerçeğe dönüştürdüğünde kimse bu genç adamın ilerleyen yıllarda rekorlara ortak olacağını, bir efsaneye dönüşeceğini belki de pek tahmin etmiyordu. Lise yıllarında Wilt Chamberlain ‘nın 4 yıllık toplam sayı rekorunu da kırmıştı.
HEP BİR SONRA Kİ AŞAMAYA GEÇTİ
1997 yılında NBA dunk contest yarışmasında 1.’liği elde ederek idolü Jordan gibi o da artık bir smaç şampiyonuydu.
1997 yılında Bulls karşısında Jordan’a karşı oynadığında dizlerinin titrediğini, çok heyecanlandığını söyleyecekti maçtan sonra.
1998 yılından 2013 yılına kadar NBA ALL STAR takımında 15 yıl üst üste seçilerek bir yeni bir rekor ekliyordu kariyerine.
Shaquille O’Neal Dönemleri
2000’li yılların başlarında Efsane Phill Jackson ile yeni bir ivme yakalamaya başlayan L.A Lakers takımı Shaquille O’Neal ve Kobe Bryant ikilisi ile birlikte ligi domine etmeye başlamışlardı. Öyle ki henüz 24 yaşındayken kariyerine 3 NBA Şampiyonluğu yazdırmıştı. Shaq ile NBA ‘nin unutulmaz ikililerinden biri olarak tarihteki yerlerini de almışlardı.
2000 ‘li yılların başlarında 2003 ALL STAR Maçında Jordan kariyerinin son ALL STAR maçına çıkarken; o tarihi anda saha da yer alarak kendisi adına güzel bir kariyer başarısını da eklemişti. Özellikle 2000 li yılların ortalarında Boston ile olan kapışmaları efsaneler arasındadır. Ray Allen, Kevin Garnett, Paul Pierce, Rajon Rondo’lu Boston takımına karşı mücadelesi hafızalarımızda ki yerini günümüzde bile korumaktadır.
2003 ALL STAR maçı aslında bir devir-teslim sanki bir bayrak değişimi gibiydi. Çünkü Kobe Bryant fırtınası o yıldan sonra özellikle 2011 yılına kadar çok hızlı bir şekilde devam etti.
2005-2006 sezonunda Toronto Maçında attığı 81 sayı ile bir maçta en fazla sayı atan 2.oyuncu olarak NBA Tarihine adını bir kez daha yazdırıyor, kariyerine yeni bir rekor daha ekliyordu.
O BLACK MAMBA !
Bu isim ona takılan bir lakap! Black Mamba lakabını kullanıyor hayranları. 2002-2007-2009-2011 yıllarında 4 kez All Star MVP’si olarak bir rekor daha listesine yazılıyordu. Gerçekten bir NBA efsanesi olmuştu artık (Bu rekorunu onunla paylaşan isim Bob Pettit)
2010 ve Sonrası : Son kazandığı şampiyonluktan sonra bu defa NBA’de onunla kıyaslanan bir isim vardı Lebron James; onunla birlikte 2008 Olimpiyat takımında kazandıkları altın madalyalı Dream Team ‘de yer almıştı.
Artık NBA’de yeni bir kıyaslama yapıldığında KOBEciler ve LEBRONcular diye ikiye ayrılmıştı. Çünkü 2011 Dallas şampiyonluğunun ardından.Lebron James, Miami takımı ile birlikte 2 şampiyonluk yaşaması da Kobe Bryant rüzgarını dindirmişti.
LAKERS GERİYE !
2010 yılından sonra takımından star oyuncuların gitmesi, Shaquille O’Neael ile başlayan bu moda D.Howard, D.Fisher ve son olarakta P.Gasol’un takımından ayrılmasıyla birlikte yalnız bir savaşçı olarak tek başına ayakta kalmaya çalışan bir Kobe Bryant olmaya başladı. Kobe Bryant, Los Angeles Lakers’ta asla pes etmedi! Hep kendi
oyununu oynamaya çalıştı. Fakat son 2-3 yıl içinde ilk yaşadığı ciddi sakatlık, ameliyatlar ile birlikte; Lakers takımınında eski gücünden uzak kalması hatta Play offları bile zorlayacak bir ekipten uzaklaşması, Kobe Bryant’ı daha da zor durumda bıraktı.
Çok uzun bir sakatlığın ardından Bu sezon yeniden dönüşü 35 maçlık seride gösterdiği çabası bile onun ne kadar büyük bir oyuncu olduğunu kanıtlar nitelikteydi.
SON REKOR !
Los Angeles Lakers’ın Minnesota karşısında 100-94 kazandığı maçta 26 sayı atan Bryant, kariyerinde 32 bin 310 sayıya ulaşarak Chicago Bulls efsanesi Michael Jordan’ı geçmeyi başardı. Seyircilerin alkışları eşliğinde salonu terk ederken yüzünde buruk bir sevinç vardı aslında. Takımı kötü bir sezon geçirirken o yeni bir rekor ve sıralama elde etmişti.
Ve omuzundan sakatlanarak 2014-2015 sezonunu kapattı ! Geriye dönüp baktığımızda Finaller MVP’si, 5 Şampiyonluk, 4 All star MVP ‘liği, En fazla sayı atan 3.oyuncu NBA tarihinde.
Günümüz genç neslinin orta yaş sınıfının belki de Mıchael Jordan’dan sonra gördüğü en iyi basketbol oyuncusu olarak yer alıyor. Son yaptığı açıklamasında ise; yaşlandı diye kendisini eleştirenlere henüz benim devrim bitmedi yeni sezona hazır olarak geri döneceğim dedi. Biz de bir basketbol sever olarak Kobe Bryant’ı sabırsızlıkla bekliyoruz. Çünkü bize basketbolu farklı bir şekilde sevdiren bir efsane O…
Geri dön Black Mamba ! diyorum ben de.
Hasan Barış Say
Emre Asan’ın yazısının aksine bu yazıyı beğendim.