1999 yılındaki büyük lovakttan etkilenen Avrupalı oyuncular soluğu Avrupa’da almıştı ancak Toni lokavt bitene kadar bir takımda oynamak istemedi. Tüm yıl boyunca çalışmaları Amerika’da sürdürdü. 99 lovaktı çok büyümüştü. Hayli ile Avrupa’ya gidenler çok oynama fırsatı bulmuştu. Olan Kukoc ve Amerika’da kalan oyunculara olmuştu. Kukoc’un Chicago Bulls’taki son sezonu bu olacak deseydiniz kimse o dönemde inanmazdı ancak maalesef ki öyle oldu. İlk önce playoff a çıkamadılar. Sonra en kritik oyuncuları Michael Jordan, Scottie Pippen gibi oyuncular takımdan ayrılmıştı. Tecrübeli isimler takıma sahip çıksa da playoff a çıkamadılar ve Chicago Bulls yönetimi yeni bir yapılanmaya gitti. Toni Kukoc’u Philadelphia 76ers’a trade etti.
76ers’da iyi bir sezon geçirmişti bakarsak. Lokavttan dolayı 8 maçta oynayan Toni Kukoc maç başına 12.4 sayı ortalaması ile oynamıştı. Ancak yönetim yine bir trade e gitti ve bu sefer Toni Kukoc’un yeni durağı Atlanta Hawks oldu. Takımın en tecrübeli oyuncusuydu Toni. Buna rağmen 9 maçta ilk 5 başlamıştı. Bu sefer Kukoc kendi gitmek istedi ve ona sahip çıkan Milwaukee Bucks ile anlaştı.
Milwaukee Bucks’ta emekli olana kadar oynadı. Artık tam tamına bir “Role Player” oyuncusu olmuştu. Gerektiği yerlerde tecrübesiyle sahneye çıkıyor, gerektiği yerlerde takımını ateşliyor, gerektiği yerde takımın kaptanlığını yapıyordu. Tecrübeli coach George Karl ile playoff yapmışlardı. O dönemin en iyi takımı New Jersey Nets’i birkaç maç zorlasa da 4-2 elenerek playofflara veda etmişlerdi.
Bir sonraki sezon Kukoc için hiçte farklı geçmedi. Yine “role player” oyuncu olarak devam ediyordu. Bucks’ın oturmuş bir sistemi vardı ancak çok çok iyi yıldızları yoktu. George Karl kovulmuş yerine Terry Porter gelmişti. Takım yine bir şekilde playoff görmüştü ancak yine bir sağlam takıma denk gelmişlerdi. Rakip Detroit Pistons’tı. İlk maçı yenmelerine rağmen seriyi 4-1 kaybederek playoff a veda ettiler.
Kukoc için artık veda çanları çalıyordu ve Bucks’taki son sezonuydu. Artık iyiden iyiye bir “ role player” dı. Takımındaki son sezonunda yalnızca 3 maçta ilk beşte başlamıştı. Playofflara yine zar zor kaldılar. Rakip yine Detroit Pistons’tı ve yine geçen seneki son oldu. 4-1 yenilerek playofflara veda ettiler.
Artık Demir Almak Günü Gelmişse Zamandan Meçhule Bir Gemi Kalkar Bu Limandan
Yahya Kemal Beyatlı’nın Sessiz Gemi şiirinde dediği gibi her başlangıcın bir bitişi olur. “ Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler, bilmez ki giden sevgililer geri dönmeyecek.” Maalesef ki her oyuncu gibi bir gün Toni Kukoc’ta aktif sporcu kariyerini bitirecekti. Bitirme zamanı 06-07 sezonunun Free Agent dönemiydi. Chicago ve Milwaukee onu istemesine rağmen o basketbolu bırakmayı tercih etti. Kendini golfe verdi ve golf oynamaya başladı. Birkaç turnuvaya katıldı. Ama bir basketbol kadar değildi.
Böyle bir efsane kolay kolay bulunmaz ve yetişmez. Nesilden nesile belki unutulsa da bazı kişiler hiçbir zaman unutamayacaktır. Toni Kukoc her zaman bir NBA efsanesi olarak kalacaktır.
Saygılarımla,
Toni Kukoc yazı serimizin 3. ve son bölümünü okudunuz. Eğer okumadıysanız diğer bölümler :
1 – Hırvatistan’ın Gururu Toni Kukoc
2 – Amerika’da bir Yugoslav Toni Kukoc
Emin Can OĞUZ
