Geçtiğimiz sezonu da son yıllarda alıştığımız üzere hayal kırıklığıyla kapatan Anadolu Efes; bu başarısızlıkların en önemli kaynağı olan kısa rotasyonunda büyük değişimlere gitti. Yeni gelen transferlerin özelliklerine ve takıma katabileceklerine kısaca göz atalım.
Thomas Heurtel ile yolların ayrılması, belki de bu sezonun en önemli transfer hamlesiydi. Onun yerine gelecek oyuncunun kazanmayı bilmesi, oyun karakterinin daha kuvvetli olması ve en azından Fransız oyun kurucudan daha iyi bir savunmacı olması gerekiyordu. Bu noktada, Errick McCollum transferine anlam vermek pek mümkün değil. Zira müthiş bir skorer olmasına rağmen McCollum’un oyununda çok büyük eksiklikler mevcut. Takımı sete oturtma ya da oyunun hızını ayarlama gibi bölümlerde fazlasıyla etkisiz kalan bir oyuncu McCollum ve takım arkadaşlarına pozisyon hazırlama noktasında da oldukça eksik. 2 numaradan kendi pozisyonunu ve skorunu yaratacak bir şutör guard olarak kullanılması, onun yapabilirliklerini göstermesi adına daha kıymetli olur ancak o zaman da savunmada çok büyük zaaflar yaşanabilir. Euroleague organizasyonu çerçevesinde, herhangi bir bölgenin ihtiyaçlarını tam anlamıyla karşılayamayacak bir oyuncu olduğu söylenebilir. Yine de doğru kullanıldığında müthiş bir hücum silahı olduğunu da unutmamak gerekir. Savunma handikapları iyi saklanırsa ve oyun süresi iyi ayarlanırsa, kısa aralıklarla yüksek verim vermesi muhtemel. Eğer bu transferdeki uyum yakalanırsa Keith Langford; yakalanamazsa Andrew Goudelock tarzı performanslar izleyebiliriz.
Bu bölgeye yapılan bir başka transfer ise Josh Adams. Müthiş bir atlet ve muazzam bir ilk adım çabukluğuna sahip. Delici özelliği ile rakip savunmanın dengesini bozması ve kendi skorunu araması, onun oyununda öne çıkan özellikler. Uzun süre boyunca Aaron Jackson’un peşinde koştu Efes yönetimi ancak bu transfer gerçekleşmemişti. Adams transferiyle birlikte, Jackson’un oyun stiline yakın bir oyuncu tercih edildi ancak tecrübe ve oyun görüşü bakımlarından arada büyük bir fark olduğunu da ekleyeyim. Jackson, dribbling üzeri oynayan ve penetreleriyle çeşitli pas opsiyonlarını yakalayan bir oyuncu ancak Adams genellikle bu özelliğini kendi skorunu yaratmak için kullanıyor. En azından, çevre kontrolünü iyi yapması ve savunmayı net bir şekilde okuyabilmesi gerekiyor. Savunma dengesi bozulduğunda da pas opsiyonlarını çeşitlendirebilmesi, hem kendisi hem de Efes adına büyük gelişim anlamına gelebilir. Anadolu Efes adına riski küçük ama kazancı büyük bir transfer hamlesi olabilir.
Ricky Ledo, ligimizden de yakından tanıdığımız bir oyuncu. 2-3 rotasyonunda kullanılmak üzere transfer edildi ancak topa olan şuursuz aşkı, onun özellikle 3 numara bölgesi için çok ideal bir oyuncu olmasını engelliyor. Lider olduğunu hissettiğinde, oyununu bambaşka bir seviyeye çekiyor ancak topa bu denli bağımlı olmaması şart. Efes gibi bir takımda top kullanacak oyuncu sayısı ve kalitesi daha fazla. Bu durumun farkında olursa ve inatçı karakterini parkenin savunma bölümünde daha çok gösterirse, başarısız olması için pek bir sebep göremiyorum.
Krunoslav Simon ise tecrübesi ve şut kalitesiyle Efes’in hücumdaki en büyük kozlarından biri olacak. Çok doğal bir şutör ve aynı zamanda tam bir ritim oyuncusu. İlk üçlük isabetinden sonra; ‘6, 9, 12’ şeklinde skor üretme şansı oldukça yüksek. Oyun bilgisi de yukarılarda bir oyuncu ve 3 numaradan oyun kurabilme özelliğiyle fark yaratabilir. 2 numarada da kullanılacaktır ancak bu zamanlarda savunmada büyük açıklar verilebilir. Zira Euroleague kısalarının hemen hemen hepsi Simon’dan daha hızlı ve çabuk oyuncular. Simon’un sert bir maç oyuncusu olmadığını da eklersek; boyalı alanda Bryant Dunston’a ekstra mesai çıkabilir. Simon transferiyle birlikte önemli bir karakter eklemesi yapıldı takıma ve istikrarlı performans adına en mühim gerekliliklerden biri de buydu. Büyük bir yıldız değil ve takımı dipten alıp zirveye taşıyamaz ancak Efes’in yeni kimlik arayışındaki en büyük rollerden birine sahip olacağı kesin.
Birkan Batuk, savunma sertliğini her daim yukarılara çekebilecek bir oyuncu ve aynı zamanda güvenilir bir ceza şutörü. Mücadele gücünü yükselteceği ve ön alanda yapacağı baskıyla rakiplerin rahat oyun kurmasının önüne geçeceği kesin. Doğuş-Birkan ikilisiyle savunma adına kısa süreler için oluşturulacak bir beşin de ne kadar etkin olabileceğini izleme fırsatımız olacak. Bence Türkiye’nin en değerli iki kısa savunucusuna sahip oldu Efes ve bu avantajı iyi kullanmaları şart.
BORA BURÇ BİLBAN