Artık Toni Kukoc’un basketbolun zirvesinde olma sırası gelmişti. Avrupa’nın en büyük yeteneklerinden birisinin NBA’de olma vakti geldi de geçiyordu. Şansına ki Chicago Bulls’un böyle bir oyuncuya ihtiyacı vardı. Çünkü 3-4 oynayan ve şutu olan bir oyuncu lazım olmuştu Chicago Bulls’a ve ilk alternatif ise Toni Kukoc’tu. 1990 yılında 2.tur 29.sıradan seçilmişti.( O zamanlar NBA, Avrupalı oyunculara yan gözle bakıyorlardı.) Ama o 3 yıl daha Avrupa’da oynamayı tercih etti ve daha iyi olarak NBA’e gitti. 1993 yılının Kasım ayının 10. gününde Toni, NBA’e ilk adımını atmıştı. Çoğu çaylak oyuncu gibi o da kariyerine benchte başladı. Horace Grant ve Scottie Pippen’ın ardından rotasyonda 3.kısa forvet olarak geliyordu ve Phil Jackson onu 2 ve 4 numarada denemeye karar verdi.
2 numarada çok verimli olmadı ancak 4 numarada gerçekten 3 numaradan daha iyi bir oyuncu olduğunu gösterdi ve Jackson onu 3-4 olarak kullanmaya karar verdi. ( 2.11 boyu olduğu için bazen rotasyonda kendine 5 numarada da yer buluyordu.) Kukoc’un Avrupalı oyun tarzı ile Bulls’un eksik yönü kapanmış gibiydi ancak Michael Jordan’ın vedası onları çok kötü etkiledi. Jordansız da playoff a kalmayı başaran Chicago Bulls 1994 playofflarında Doğu konferansı yarı finaline kadar yükselmeyi başarmıştı. Yarı finaldeki rakip New York Knicks’ti. İlk iki maçı yenilmesine rağmen üçüncü maç Chicago’nun evindeydi. Maç başa baş geçiyordu. 1.8 saniye kala maç 102-102 berabereydi. Phil Jackson son topu çaylak ve benchten gelen Toni Kukoc’a attırdı. Oyuna Toni’yi sokup Pippen’i çıkarınca Pippen adeta çıldırdı. Benchte her yeri yaktı, yıktı. Oyundan çıktığı ilk zaman soyunma odasına gitti ve bir süre sonra geri geldi. Dipten oyuna soktuğu zaman top direkt Kukoc’a geldi ve Kukoc’un üçlüğü ile Chicago Bulls maçı kazanmıştı. Bu üçlüğüyle seriyi 7.maça kadar uzattı ama 7.maçın sonunda Chicago seriyi 4-3 kaybetti.
Bir sonraki sezon Horace Grant’in Orlando Magic’e gitmesiyle süreleri daha çok arttı hatta ilk beşte bile başlıyordu artık. Kukoc o kadar iyi oynuyordu ki takımın en skorer 2.oyuncusu olmuştu.( Birinci Scottie Pippen’dı.) Ancak takım olarak sezonu o kadar da iyi geçtikleri söylenemezdi. Çünkü All Star haftasına kadar 23 galibiyet 25 yenilgi ile gidiyorlardı. All Star’dan sonra Michael Jordan’ın takıma dönmesiyle takım biraz toparlandı ve Doğu Konferansı’nı 5.olarak bitirdi. İlk turda Charlotte Hornets’i 3-1 yenerek yarı finalde Orlando Magic’in rakibi oldu. Orlando’ya karşı gücü yetmeyen Chicago bu seriyi 4-2 kaybetti.
Bir sonraki sezon yine bir umut vardı ancak Dennis Rodman’ın takıma takviye edilmesiyle benchten altıncı adam olarak geliyordu Toni Kukoc. Yine de takımın en skorer 3.oyuncusu olmuştu.( 1. Jordan, 2. Pippen) Çok mükemmel oynuyordu ve takımına çok fayda sağlıyordu Toni Kukoc. Bunun en büyük kanıtı ise sezon sonunda olacaktı. Sezon sonunda Chicago tarihinin rekorunu kırarak 72 galibiyet 10 yenilgi ile tamamlamıştı ve Kukoc o sezon en iyi altıncı adam ödülünü almıştı. Playoffa ise çok büyük avantajla başladılar. İlk turda Miami karşısında zorlanmadan 3-0 geçerek bir üst çıkıyordu ve rakibi Phil Jackson efsanesinin çıktığı takım olan New York Knicks idi. Baştan sona üstün götürdüğü seriyi 4-1 alarak Doğu Konferansı finaline yükselmişti Chicago. Toni Kukoc’un NBA tarihindeki ilk finalleri ta 3 yıl sonra olmuştu. Rakip geçen sene elendikleri Orlando’ydu. Ama senaryo bu sefer farklıydı çünkü Jordan ritmini çok iyi bulmuştu ve rakibi adeta sahadan silerek 4-0 gibi bir skorla yenmişlerdi. Toni Kukoc için tarihi bir andı. Çünkü basketbol tarihinde ilk kez NBA finallerine çıkıyordu. Rakip ise o zamanların en iyi takımlarından Seattle Supersonics’ti. Gary Payton, Shawn Kemp, Sam Perkins,Detlef Schrempf gibi önemli yıldızları olan bir takımdı Seattle. İlk maçta sahadan galip ayrılan Chicago’da Toni Kukoc attığı 18 sayı ile takımına büyük bir katkı sağlamıştı. Seriyi ise 4-2 kazanan Chicago şampiyon oldu.
Artık Toni şampiyon bir oyuncuydu. Chicago Bulls’un en iyi sixth manlerinden birisi oldu. Sonraki 2 sezonda şampiyonluk yaşarak toplamda 3 yüzüğün sahibi oldu. Ama sonraki kariyeri onun basketbol kalitesinde kesinlikle değildi.
Toni Kukoc yazı dizisinin 2. bölümünü okudubuz. Eğer okumadıysanız diğer bölümler :
1 – Hırvatistan’ın Gururu Toni Kukoc
3 – Toni Kukoc’un Chicago Bulls’tan Sonraki Yılları
Emincan Oğuz
